Abant Platformu 4 Çoğulculuk ve Toplumsal Uzlaşma

Stok Kodu:
9789756714171
Basım Yeri:
İstanbul
%20 indirimli
6.25
5.00
9789756714171
24963
Abant Platformu 4
Abant Platformu 4 Çoğulculuk ve Toplumsal Uzlaşma
5.00
Türkiye'nin ana meselelerinden biri, tarihi ve kültürel temeller üzerinde duran bu milleti, kendi siyasi geleneklerine ve elit kültürüne dayanan devletle bağdaştırmak ve birbirine uyuşturmaktır. Ziya Gökalp'in de söylemek istediği buydu. "Aydınlarımızı halka gönderelim, medeniyet öğretsin; onlar da oradan halk kültürü alsın" demişti. - Kemal Karpat- İnsanlarımız arasındaki farklılık ve çeşitliliklere çok önem veriyorum. Çünkü, eğer bir toplumdaki bütün insanlar bir hızardan çekilmiş gibi birbirine benzerse, o toplumda değişme olamaz. Değişme olmadan da demokratik bir siyasetin yürümesi mümkün olmaz. - Mete Tunçay- Bugünkü Türkiye laikliğinin, cehalete dayanan laikliğin, bu toplumda artık geçerli olamayacağı çok açıktır. Din eğitimini süratle köylü sınıflardan çıkarmak lazım. Türkiye'deki burjuvazi ve hakim gruplar, eğer kalorifer yakmak ve namaz kılmak işini köyden gelen çocuklara bırakmaya devam ederlerse, bu toplumdaki problemlerle hiçbir şekilde baş edemeyeceklerdir. - İlber Ortaylı- Yeteri kadar şeffaf olamadığımız ve hesap verme bilincimiz yeteri kadar güçlü olmadığı ve bu bilincin ortaya çıkmasını sağlayacak hukuki arka plana da yeterince sahip olmadığımız için Türkiye'yi hoş olmayan bir noktaya getirdik. Türkiye'nin şu anda geldiği noktayı, hiç kimse sadece bir ekonomik kriz ya da siyasi kriz diyerek geçiştiremez. Her ekonomik ve siyasi eylemin, beşeri eylemler olarak temelinde, ahlak vardır. Bu kriz, aynı zamanda, bir ahlak krizidir. - Mehmet S. Aydın- (Arka Kapak)
Türkiye'nin ana meselelerinden biri, tarihi ve kültürel temeller üzerinde duran bu milleti, kendi siyasi geleneklerine ve elit kültürüne dayanan devletle bağdaştırmak ve birbirine uyuşturmaktır. Ziya Gökalp'in de söylemek istediği buydu. "Aydınlarımızı halka gönderelim, medeniyet öğretsin; onlar da oradan halk kültürü alsın" demişti. - Kemal Karpat- İnsanlarımız arasındaki farklılık ve çeşitliliklere çok önem veriyorum. Çünkü, eğer bir toplumdaki bütün insanlar bir hızardan çekilmiş gibi birbirine benzerse, o toplumda değişme olamaz. Değişme olmadan da demokratik bir siyasetin yürümesi mümkün olmaz. - Mete Tunçay- Bugünkü Türkiye laikliğinin, cehalete dayanan laikliğin, bu toplumda artık geçerli olamayacağı çok açıktır. Din eğitimini süratle köylü sınıflardan çıkarmak lazım. Türkiye'deki burjuvazi ve hakim gruplar, eğer kalorifer yakmak ve namaz kılmak işini köyden gelen çocuklara bırakmaya devam ederlerse, bu toplumdaki problemlerle hiçbir şekilde baş edemeyeceklerdir. - İlber Ortaylı- Yeteri kadar şeffaf olamadığımız ve hesap verme bilincimiz yeteri kadar güçlü olmadığı ve bu bilincin ortaya çıkmasını sağlayacak hukuki arka plana da yeterince sahip olmadığımız için Türkiye'yi hoş olmayan bir noktaya getirdik. Türkiye'nin şu anda geldiği noktayı, hiç kimse sadece bir ekonomik kriz ya da siyasi kriz diyerek geçiştiremez. Her ekonomik ve siyasi eylemin, beşeri eylemler olarak temelinde, ahlak vardır. Bu kriz, aynı zamanda, bir ahlak krizidir. - Mehmet S. Aydın- (Arka Kapak)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat