Ana Dünya Klasikleri

Stok Kodu:
9786059701587
Boyut:
135-210
Sayfa Sayısı:
376
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-05
Çeviren:
Kısmet Er
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
2.78
2.22
9786059701587
560797
Ana
Ana Dünya Klasikleri
2.223
Günlerin alışılmış kirli havası içinde, buhar gücüyle çalışan fabrikaların keskin düdüğü, işçi mahallelerin üstünde dumanlı kirli havayı parçalarcasına çınladığında, dinlenip de kulübelerinden, üstleri ışık çevrilip ürkütülmüş hamamböcekleri gibi dışarı fırlayıp, soğuk ve alacakaranlık yollarda, pencerelerindden parlayan sarı bir ışıkla şose yolu parlatan fabrikanın yüksek taş duvarlarına doğru yol alırlardı. İstimin komurtusuyla birlikte diğer makinelerin boğuk gürültüsü mahalleye hakim olurken, bacaların asık suratlı kara görüntüsü birer sopa gibi mhallenin üzerine egemenliini kurardı. Yorgun ayaklarını, sürükleyerek fabrikanın taş duvarlarla çevrili geniş dörtgenine doğru, köyün kaldırımsız, daracaık yolundan yürürlerdi. Fabrika, katıysız, sakin bu gelenleri kifli pencere dizileriyle beklerdi. Yıcık vıcık çamur ve pislik, yürüyenlerin ayaklarına sınavnıp tuhaf sesler çıkarırdı. Sağdan soldan, kısık ve uykulu seslerin çığrışması işitlirdi. Tuhaf sövüşmelerle karşılık veren sesler; bu seslere, gürültülere buharın ıslıkları karışırdı. Fabrikanın bacalar, kasıntılı bir güven duygusuyla kalın sütunlar benzeri yükselirdi köyün üste...
Günlerin alışılmış kirli havası içinde, buhar gücüyle çalışan fabrikaların keskin düdüğü, işçi mahallelerin üstünde dumanlı kirli havayı parçalarcasına çınladığında, dinlenip de kulübelerinden, üstleri ışık çevrilip ürkütülmüş hamamböcekleri gibi dışarı fırlayıp, soğuk ve alacakaranlık yollarda, pencerelerindden parlayan sarı bir ışıkla şose yolu parlatan fabrikanın yüksek taş duvarlarına doğru yol alırlardı. İstimin komurtusuyla birlikte diğer makinelerin boğuk gürültüsü mahalleye hakim olurken, bacaların asık suratlı kara görüntüsü birer sopa gibi mhallenin üzerine egemenliini kurardı. Yorgun ayaklarını, sürükleyerek fabrikanın taş duvarlarla çevrili geniş dörtgenine doğru, köyün kaldırımsız, daracaık yolundan yürürlerdi. Fabrika, katıysız, sakin bu gelenleri kifli pencere dizileriyle beklerdi. Yıcık vıcık çamur ve pislik, yürüyenlerin ayaklarına sınavnıp tuhaf sesler çıkarırdı. Sağdan soldan, kısık ve uykulu seslerin çığrışması işitlirdi. Tuhaf sövüşmelerle karşılık veren sesler; bu seslere, gürültülere buharın ıslıkları karışırdı. Fabrikanın bacalar, kasıntılı bir güven duygusuyla kalın sütunlar benzeri yükselirdi köyün üste...
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat