Aşk Konuştuğumuzda Ne Konuşuruz

Stok Kodu:
9789750717840
Boyut:
135-195
Sayfa Sayısı:
160
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2015-06
Çeviren:
Ayça Sabuncuoğlu
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
7.65
6.12
9789750717840
580496
Aşk Konuştuğumuzda Ne Konuşuruz
Aşk Konuştuğumuzda Ne Konuşuruz
6.12
Derken o cumartesi sabahı, durumu yinelediğimiz bir gecenin ardından uyandık. Gözlerimizi açtık ve yatakta dönüp birbirimize iyice baktık. İkimiz de o an anladık. Bir şeylerin sonuna gelmiştik ve önemli olan, nereden yeni bir başlangıç yapacağımızı bulmaktı. Kalkıp giyindik, kahve içtik ve bu konuşmayı yapmaya karar verdik. Hiçbir şey sözümüzü kesmeyecekti. Ne telefon. Ne müşteriler. Teachersı işte o zaman aldım. Kapıyı kilitleyip buz, bardaklar ve şişelerle üst kata çıktık. İlk olarak renkli televizyon seyredip biraz oynaştık ve alt katta çalan telefonu umursamadık. Yemek için odadan çıkıp otomattan peynirli cips aldık. Tuhaf bir şekilde her şey olabilecekken, her şeyin zaten olduğunu fark ettik.
Yaşamın acı yüzüyle bu kadar erken tanışmasaydı, kuşkusuz yine yazar olurdu ama hiçbir zaman okurları tarafından böyle sahiplenilmezdi Raymond Carver. Gençlerin haytalık yapıp havai aşklar kovaladığı yaşlarda o evli ve iki çocuk babasıydı. Hayatı öğrenmenin yolu, bulduğu her işte çalışmaktı. Benzincide çalıştı, hademelik, garsonluk yaptı. Yaşananlar, kâğıda döküldüğünde bazen Çehov tadındaydı, bazen Kafka... İnsanların yaşamlarında barınan, gizlenen öyküleri, yalın, gerçekçi, acıtan şiirsel bir dille yansıttı. Yenilenler içkiye sığınırken, kısa öykü türünü yeniden var eden Carver, her başarısında içti, çok içti, ölümüne içti...
Derken o cumartesi sabahı, durumu yinelediğimiz bir gecenin ardından uyandık. Gözlerimizi açtık ve yatakta dönüp birbirimize iyice baktık. İkimiz de o an anladık. Bir şeylerin sonuna gelmiştik ve önemli olan, nereden yeni bir başlangıç yapacağımızı bulmaktı. Kalkıp giyindik, kahve içtik ve bu konuşmayı yapmaya karar verdik. Hiçbir şey sözümüzü kesmeyecekti. Ne telefon. Ne müşteriler. Teachersı işte o zaman aldım. Kapıyı kilitleyip buz, bardaklar ve şişelerle üst kata çıktık. İlk olarak renkli televizyon seyredip biraz oynaştık ve alt katta çalan telefonu umursamadık. Yemek için odadan çıkıp otomattan peynirli cips aldık. Tuhaf bir şekilde her şey olabilecekken, her şeyin zaten olduğunu fark ettik.
Yaşamın acı yüzüyle bu kadar erken tanışmasaydı, kuşkusuz yine yazar olurdu ama hiçbir zaman okurları tarafından böyle sahiplenilmezdi Raymond Carver. Gençlerin haytalık yapıp havai aşklar kovaladığı yaşlarda o evli ve iki çocuk babasıydı. Hayatı öğrenmenin yolu, bulduğu her işte çalışmaktı. Benzincide çalıştı, hademelik, garsonluk yaptı. Yaşananlar, kâğıda döküldüğünde bazen Çehov tadındaydı, bazen Kafka... İnsanların yaşamlarında barınan, gizlenen öyküleri, yalın, gerçekçi, acıtan şiirsel bir dille yansıttı. Yenilenler içkiye sığınırken, kısa öykü türünü yeniden var eden Carver, her başarısında içti, çok içti, ölümüne içti...
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat