Babalar ve Oğullar

Stok Kodu:
9786257268189
Boyut:
135-210
Sayfa Sayısı:
268
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-10
Çeviren:
Pınar Garan
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap kağıdı
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
9.14
7.31
9786257268189
511192
Babalar ve Oğullar
Babalar ve Oğullar
7.308
"...Adı, Nikolay Petroviç Kirsanov'du. Yolcu hanından on beş kilometre kadar uzaklıkta, iki yüz
kişinin olduğu bir malikânesi ya da ―köylülerin payını verip, modern bir "çiftlik" kurduktan
sonra, kendi deyimiyle― iki bin hektarlık bir toprağı vardı. Babası, 1812 yılındaki savaşa
katılmış generallerden, yarı cahil, kaba, ama temiz kalpli bir Rus'tu. Ömrü boyunca didinmiş
durmuş, önce bir tugay, sonra da tümen komutanlığı yapmış, sürekli taşrada yaşamış, ve burada rütbesinin verdiği etkiyle de oldukça önemli roller oynamıştı. Nikolay Petroviç, ileride
kendisinden söz edeceğimiz ağabeyi Pavel Petroviç gibi Rusya'nın güneyinde doğmuştu. On dört
yaşına kadar laubali, dalkavuk emir subayları ye bunlara benzer alay ve karargâh personeli ile
çevrili bir hâlde evde eğitim görmüştü. Kolyazin ailesinden olan, kızlığında Agathe, general karısı olduktan sonra da Agafokleya Kuzminişna Kirsanova adını alan annesi, tam "kumandan
anne"lerden biriydi. Gösterişli başlıklar, hışır hışır, ipek elbiseler giyerdi, kilisede haçı ilk defa o
öper, yüksek ses tonuyla çok konuşurdu. Her sabah çocuklarına elini öptürür, geceleyin de
yatmadan önce onları kutsar, kısacası, kendi keyfine göre yaşardı. Nikolay Petroviç, bir generalin oğlu olarak ―cesur olmak şöyle dursun, üstelik "korkak" lakabına layık görülen biri olduğu hâlde― ağabeyi Pavel gibi orduya girmek zorundaydı. Ama tam tayiniyle ilgili haber geldiği gün, ayağını kırmış, iki ay yatağa mahkûm olduktan sonra hayatı boyunca "birazcık topal" olarak kalmıştı..."
"...Adı, Nikolay Petroviç Kirsanov'du. Yolcu hanından on beş kilometre kadar uzaklıkta, iki yüz
kişinin olduğu bir malikânesi ya da ―köylülerin payını verip, modern bir "çiftlik" kurduktan
sonra, kendi deyimiyle― iki bin hektarlık bir toprağı vardı. Babası, 1812 yılındaki savaşa
katılmış generallerden, yarı cahil, kaba, ama temiz kalpli bir Rus'tu. Ömrü boyunca didinmiş
durmuş, önce bir tugay, sonra da tümen komutanlığı yapmış, sürekli taşrada yaşamış, ve burada rütbesinin verdiği etkiyle de oldukça önemli roller oynamıştı. Nikolay Petroviç, ileride
kendisinden söz edeceğimiz ağabeyi Pavel Petroviç gibi Rusya'nın güneyinde doğmuştu. On dört
yaşına kadar laubali, dalkavuk emir subayları ye bunlara benzer alay ve karargâh personeli ile
çevrili bir hâlde evde eğitim görmüştü. Kolyazin ailesinden olan, kızlığında Agathe, general karısı olduktan sonra da Agafokleya Kuzminişna Kirsanova adını alan annesi, tam "kumandan
anne"lerden biriydi. Gösterişli başlıklar, hışır hışır, ipek elbiseler giyerdi, kilisede haçı ilk defa o
öper, yüksek ses tonuyla çok konuşurdu. Her sabah çocuklarına elini öptürür, geceleyin de
yatmadan önce onları kutsar, kısacası, kendi keyfine göre yaşardı. Nikolay Petroviç, bir generalin oğlu olarak ―cesur olmak şöyle dursun, üstelik "korkak" lakabına layık görülen biri olduğu hâlde― ağabeyi Pavel gibi orduya girmek zorundaydı. Ama tam tayiniyle ilgili haber geldiği gün, ayağını kırmış, iki ay yatağa mahkûm olduktan sonra hayatı boyunca "birazcık topal" olarak kalmıştı..."
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat