Başkasının Günahına Ağlayan Adam

Stok Kodu:
9789752691148
Boyut:
135-195
Sayfa Sayısı:
223
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2005-11
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
7.50
6.00
9789752691148
52663
Başkasının Günahına Ağlayan Adam
Başkasının Günahına Ağlayan Adam
6
BAŞKASININ GÜNAHINA AĞLAYAN ADAM Günahkara değil, günaha karşıydı... - Her düşenin acısı, önce onun yüreğine yansırdı. - Gıybetsiz bir ömür yaşadı... Başkasının aleyhinde konuşturmazdı. Kendi aleyhinde konuşanı da korurdu. - Ebubekir gönüllü idi. Sevgi ve şefkati bütün varlıkları kuşatmıştı. - Kainatta hiç bir şeye kıyamazdı. - Bütün davası Allah'ı kullarına sevdirmekti. Onun kaygısı, sevdası, derdi, davası hep Allah'ı kullarına tanıtmak ve sevdirmekten ibaretti. Bütün engellere, acılara, işkencelere, hapislere, sürgünlere, zehirlemelere rağmen Kur'an'a, imana, İslam'a hizmet duygusundan hiç ayrılmadı. En zor şartlarda bile hiç ümitsiz olmadı. En olumsuz şartlardan, daima en olumlu sonuçlar çıkardı. Kendisini batırmaya, bitirmeye çalışanları da huzura ve mutluluğa, yani kulluğa çağırdı. Çünkü ona göre, kul olmak, "kurtulmak" demekti. Kendisine en acımasız hakareti ve dayanılmaz işkenceyi layık görenleri bile iman hakikatleriyle tanıştırmak ve kurtarmak telaşındaydı. Güle oynaya günah bataklıklarına batanlara da merhametle baktı. Günahına ağlayamayanların günahına ağladı. Çünkü o, şefkatten ibaretti. Sevgiyle sarıp sarmaladı yararlı yürekleri. Manevi kiri, pası, yarayı acısız ameliyatlarla tedavi etti. Gönülleri çelen, ruhları çeken muhabbet merkeziydi. Benim sevdalandığım yürek, bu yürekti. Benim ve neslimin kendine gelişiydi. Uyanmamızdı heyecanla ve gafletten silkinmemizdi. Uyanalım diye uyanıktı. Ebediyen gülelim diye ağlıyordu.
BAŞKASININ GÜNAHINA AĞLAYAN ADAM Günahkara değil, günaha karşıydı... - Her düşenin acısı, önce onun yüreğine yansırdı. - Gıybetsiz bir ömür yaşadı... Başkasının aleyhinde konuşturmazdı. Kendi aleyhinde konuşanı da korurdu. - Ebubekir gönüllü idi. Sevgi ve şefkati bütün varlıkları kuşatmıştı. - Kainatta hiç bir şeye kıyamazdı. - Bütün davası Allah'ı kullarına sevdirmekti. Onun kaygısı, sevdası, derdi, davası hep Allah'ı kullarına tanıtmak ve sevdirmekten ibaretti. Bütün engellere, acılara, işkencelere, hapislere, sürgünlere, zehirlemelere rağmen Kur'an'a, imana, İslam'a hizmet duygusundan hiç ayrılmadı. En zor şartlarda bile hiç ümitsiz olmadı. En olumsuz şartlardan, daima en olumlu sonuçlar çıkardı. Kendisini batırmaya, bitirmeye çalışanları da huzura ve mutluluğa, yani kulluğa çağırdı. Çünkü ona göre, kul olmak, "kurtulmak" demekti. Kendisine en acımasız hakareti ve dayanılmaz işkenceyi layık görenleri bile iman hakikatleriyle tanıştırmak ve kurtarmak telaşındaydı. Güle oynaya günah bataklıklarına batanlara da merhametle baktı. Günahına ağlayamayanların günahına ağladı. Çünkü o, şefkatten ibaretti. Sevgiyle sarıp sarmaladı yararlı yürekleri. Manevi kiri, pası, yarayı acısız ameliyatlarla tedavi etti. Gönülleri çelen, ruhları çeken muhabbet merkeziydi. Benim sevdalandığım yürek, bu yürekti. Benim ve neslimin kendine gelişiydi. Uyanmamızdı heyecanla ve gafletten silkinmemizdi. Uyanalım diye uyanıktı. Ebediyen gülelim diye ağlıyordu.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat