Beşiktaş'ın Gizli Tarihi Bu Ne Sevgi Ah Bu Ne Izdırap

Stok Kodu:
9786056927485
Boyut:
135-210
Sayfa Sayısı:
230
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-04
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
8.40
6.72
9786056927485
497196
Beşiktaş'ın Gizli Tarihi
Beşiktaş'ın Gizli Tarihi Bu Ne Sevgi Ah Bu Ne Izdırap
6.72
—Hatırlıyorum. Hatırlamak, illâ unutulan bir şeyin ansızın hafızayı istila etmesi
midir, yoksa hiç unutulmayan şeyler de hatırlamaya dahil midir? Ben İstanbul'u hiç
unutmadım ve hep hatırlıyorum. Ayçiçeklerimi, sapanımı ve kızağımı,
Topağacı'nda uçurulan devasa uçurtmaların belimize bağlandığını ve bizi de
uçurduğunu, altın ayvasını ve Sultan Selim incirini, bir yaz ikindisinin müsekkin
huzurunu, beygirlerin ahırda sürekli kendileriyle konuşur gibi çıkardıkları
homurtuyu, Dabi'nin boncuklu koşumlarını, Dabi'nin terkisinde Dolmabahçe'den
tırıs geçmeyi, kopillerle ilk kez binilen Ada vapurunu, Hapçı Neco'nun
benim floryaya bakıp "Moruk bu florya ne biçim florya, 60 sayı mı yapıyor, kaç
makara çekiyor?" deyişini, tüm desenlerime ve tornada çektiğim her forma hâkim
olmuş balıkları ve tekmil deniz canlılarını, 9'uncuyu, cıgaradan çekilen ilk nefesin
telaşlı neşesini, sinemaların kesif duman altı atmosferini ve perdede elinde
barbunlarla arz-ı endam eden Marcellocuğumu hatırlar gibi, hatırlıyorum.—
—Hatırlıyorum. Hatırlamak, illâ unutulan bir şeyin ansızın hafızayı istila etmesi
midir, yoksa hiç unutulmayan şeyler de hatırlamaya dahil midir? Ben İstanbul'u hiç
unutmadım ve hep hatırlıyorum. Ayçiçeklerimi, sapanımı ve kızağımı,
Topağacı'nda uçurulan devasa uçurtmaların belimize bağlandığını ve bizi de
uçurduğunu, altın ayvasını ve Sultan Selim incirini, bir yaz ikindisinin müsekkin
huzurunu, beygirlerin ahırda sürekli kendileriyle konuşur gibi çıkardıkları
homurtuyu, Dabi'nin boncuklu koşumlarını, Dabi'nin terkisinde Dolmabahçe'den
tırıs geçmeyi, kopillerle ilk kez binilen Ada vapurunu, Hapçı Neco'nun
benim floryaya bakıp "Moruk bu florya ne biçim florya, 60 sayı mı yapıyor, kaç
makara çekiyor?" deyişini, tüm desenlerime ve tornada çektiğim her forma hâkim
olmuş balıkları ve tekmil deniz canlılarını, 9'uncuyu, cıgaradan çekilen ilk nefesin
telaşlı neşesini, sinemaların kesif duman altı atmosferini ve perdede elinde
barbunlarla arz-ı endam eden Marcellocuğumu hatırlar gibi, hatırlıyorum.—
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat