Bir Darbeci Subayın Anıları 27 Mayıs Öncesi ve Sonrası

Stok Kodu:
9789750817939
Boyut:
135-195
Sayfa Sayısı:
256
Baskı:
3
Basım Tarihi:
2010-05
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%20 indirimli
9.60
7.68
9789750817939
116112
Bir Darbeci Subayın Anıları
Bir Darbeci Subayın Anıları 27 Mayıs Öncesi ve Sonrası
7.68
Bana göre 27 Mayıs, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde özel bir yere sahiptir. Her olayda olduğu gibi iyi ve kötü tarafları olacaktır. Saklamadan yazalım ve ancak o zaman tarihi yazanlar, doğruyu bulurlar. 1960tan sonra gelişen olaylar 22 Şubat, 21 Mayıs ve hatta bazı kişilerin iddiasına göre 12 Mart, 12 Eylül, yalnızca Aydemirin kabahati olamaz. 27 Mayıstan sonra meydana gelen 22 Şubat ve 21 Mayıs olaylarında, komitenin kurulmasında yapılan hataların ve sonradan parçalanışının büyük etkisi vardır. Eğer genel eğilim olmasaydı, Silahlı Kuvvetler Birliği kurulur, başına Genelkurmay başkanı geçmez miydi' Bu olayların kusurunu Aydemire yüklemek büyük yanlış olur. Ama şunu da söyleyeyim ki, merhum Aydemir bu hareketleri kendisinin yaptığını kabul etmek için canını verdi. Komite kendi yaptığı anayasayı kaldırmış ve kendi meşruiyetini kendi yıkmıştır. Bu olayların ordu safları arasında karışıklık yaratmaması imkânsızdı. Komite siyasi partilere teslim olmuş, kurucu meclisle pazarlık gücünü kaybetmişti. Bu durumda Komiteye sahip çıkmak görevi Silahlı Kuvvetler Birliğine düşmüştü...
Bana göre 27 Mayıs, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde özel bir yere sahiptir. Her olayda olduğu gibi iyi ve kötü tarafları olacaktır. Saklamadan yazalım ve ancak o zaman tarihi yazanlar, doğruyu bulurlar. 1960tan sonra gelişen olaylar 22 Şubat, 21 Mayıs ve hatta bazı kişilerin iddiasına göre 12 Mart, 12 Eylül, yalnızca Aydemirin kabahati olamaz. 27 Mayıstan sonra meydana gelen 22 Şubat ve 21 Mayıs olaylarında, komitenin kurulmasında yapılan hataların ve sonradan parçalanışının büyük etkisi vardır. Eğer genel eğilim olmasaydı, Silahlı Kuvvetler Birliği kurulur, başına Genelkurmay başkanı geçmez miydi' Bu olayların kusurunu Aydemire yüklemek büyük yanlış olur. Ama şunu da söyleyeyim ki, merhum Aydemir bu hareketleri kendisinin yaptığını kabul etmek için canını verdi. Komite kendi yaptığı anayasayı kaldırmış ve kendi meşruiyetini kendi yıkmıştır. Bu olayların ordu safları arasında karışıklık yaratmaması imkânsızdı. Komite siyasi partilere teslim olmuş, kurucu meclisle pazarlık gücünü kaybetmişti. Bu durumda Komiteye sahip çıkmak görevi Silahlı Kuvvetler Birliğine düşmüştü...
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat