Bir Liderin Doğuşu (Tek Kitap) Recep Tayyip Erdoğan

Stok Kodu:
9786056456701
Boyut:
140-240
Sayfa Sayısı:
708
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2014-02
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
9.60
7.68
9786056456701
560180
Bir Liderin Doğuşu (Tek Kitap)
Bir Liderin Doğuşu (Tek Kitap) Recep Tayyip Erdoğan
7.68
Recep Tayyip Erdoğan - Bir Liderin Doğuşu
Delikanlılık, bir bakıma seçkinci yaşam tarzı karşısında 'çevre'nin geliştirdiği bir refleks, bir meydan okuma imkanı.Bu payeye sahip birinin, öfkesini dile getirirken çoğu kez karşısındaki kişinin 'ahlaki zaafiyetlerini' sayıp dökerek söze başlaması, biraz da bundan.
Modernleşme, geleneksel yapıları marjinalleştirip dışlarken, o yapıların sahiplendiği kimi kavramları da aşağılama eğilimindedir; ve hatta yok sayar. Bu bağlamda 'delikanlılık' kavramı da modernlik
anlayışında karşılığı olmayan bir tavırdır; ya da Marx'ın olumsuzladığı biçimiyle bir nevi 'lümpenlik'.
Oysa halkın gözünde, Tayyip Erdoğan'ın Kasımpaşalılığı, onu alabildiğine 'sahici' kılan bir özellik.
Kendilerinden biri olduğuna dair, kıymetli evrak hükmünde bir Tescil belgesi'.
Tayyip Bey de bu durumun farkında.Yakasına taktığı kırmızı bir gül gibi taşıyor delikanlılığı; kendisine
yakıştırıyor.

Recep Tayyip Erdoğan - Küresel Barış Vizyonu
Bugün karşı karşıya bulunduğumuz büyük sıkıntılar, temelde çağdaş uygarlığın kendi içyapısından
kaynaklanan gelişmelerin ürünüdür. Bu sorunlar, yüz yıllar içinde gelişen evrensel uygarlık değerlerini
tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Gelişmiş ülkelerin göz alıcı başkentlerinin hemen yanı başlarında, ya
da büyük kentlerin varoşlarında dışlanmış insanlar, çirkin yapılaşmalar, kokuşmuş sokaklar, gecekondular, gettolar, güvensiz bölgeler ve de işsiz insanlar yığınıyla karşılaşıyoruz.
Çağdaş uygarlığın, insan tabiatıyla uyumlu ahlâkî bir devrime şimdiye kadar hiç olmadığı ölçüde
gereksinimi vardır. Modern diye adlandırılan toplumlar Yirmi birinci yüzyılın ilk yarısında büyük bir
tıkanıklıkla yüz yüze geldiler ve adeta bir uçurumun kıyısına doğru sürüklendiler.
Nükleer silahların varlığı, çevremizin kirletilmesi ve yıkıma uğratılması, yaşam standartları zâten
düşük olan bölgelerdeki nüfûs artışı, ya gezegenimizin her bölgesinde uygarlığın niteliği, şu anda
zengin olanları da kapsayacak şekilde düşecek; ya da insanların yaptıkları yüzünden gezegenin kendisi
yaşanmaz bir yer haline gelecektir. Kutsal mesajın ifadesiyle: 'İçimizdeki beyinsizlerin yüzünden
bizi helak eder misin Allah'ım?'
Recep Tayyip Erdoğan - Bir Liderin Doğuşu
Delikanlılık, bir bakıma seçkinci yaşam tarzı karşısında 'çevre'nin geliştirdiği bir refleks, bir meydan okuma imkanı.Bu payeye sahip birinin, öfkesini dile getirirken çoğu kez karşısındaki kişinin 'ahlaki zaafiyetlerini' sayıp dökerek söze başlaması, biraz da bundan.
Modernleşme, geleneksel yapıları marjinalleştirip dışlarken, o yapıların sahiplendiği kimi kavramları da aşağılama eğilimindedir; ve hatta yok sayar. Bu bağlamda 'delikanlılık' kavramı da modernlik
anlayışında karşılığı olmayan bir tavırdır; ya da Marx'ın olumsuzladığı biçimiyle bir nevi 'lümpenlik'.
Oysa halkın gözünde, Tayyip Erdoğan'ın Kasımpaşalılığı, onu alabildiğine 'sahici' kılan bir özellik.
Kendilerinden biri olduğuna dair, kıymetli evrak hükmünde bir Tescil belgesi'.
Tayyip Bey de bu durumun farkında.Yakasına taktığı kırmızı bir gül gibi taşıyor delikanlılığı; kendisine
yakıştırıyor.

Recep Tayyip Erdoğan - Küresel Barış Vizyonu
Bugün karşı karşıya bulunduğumuz büyük sıkıntılar, temelde çağdaş uygarlığın kendi içyapısından
kaynaklanan gelişmelerin ürünüdür. Bu sorunlar, yüz yıllar içinde gelişen evrensel uygarlık değerlerini
tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Gelişmiş ülkelerin göz alıcı başkentlerinin hemen yanı başlarında, ya
da büyük kentlerin varoşlarında dışlanmış insanlar, çirkin yapılaşmalar, kokuşmuş sokaklar, gecekondular, gettolar, güvensiz bölgeler ve de işsiz insanlar yığınıyla karşılaşıyoruz.
Çağdaş uygarlığın, insan tabiatıyla uyumlu ahlâkî bir devrime şimdiye kadar hiç olmadığı ölçüde
gereksinimi vardır. Modern diye adlandırılan toplumlar Yirmi birinci yüzyılın ilk yarısında büyük bir
tıkanıklıkla yüz yüze geldiler ve adeta bir uçurumun kıyısına doğru sürüklendiler.
Nükleer silahların varlığı, çevremizin kirletilmesi ve yıkıma uğratılması, yaşam standartları zâten
düşük olan bölgelerdeki nüfûs artışı, ya gezegenimizin her bölgesinde uygarlığın niteliği, şu anda
zengin olanları da kapsayacak şekilde düşecek; ya da insanların yaptıkları yüzünden gezegenin kendisi
yaşanmaz bir yer haline gelecektir. Kutsal mesajın ifadesiyle: 'İçimizdeki beyinsizlerin yüzünden
bizi helak eder misin Allah'ım?'
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat