Cari Hesap Sözleşmesi

Stok Kodu:
9786054446452
Boyut:
165-235
Sayfa Sayısı:
347
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2012
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
39.00
31.20
9786054446452
589758
Cari Hesap Sözleşmesi
Cari Hesap Sözleşmesi
31.2
Cari hesap, tacirler arasındaki uygulamadan doğmuş ve gelişmiş bir kurumdur. Ticari işlemlerin basitleştirilmesi ve yeknesaklaştırılması ihtiyacı, tacirleri karşılıklı alacaklarını ve borçlarını cari hesaba kaydederek, belirli hesap devreleri sonunda takas ve bakiyeyi tanımaları şeklinde bir hesaplaşma yöntemi geliştirmelerine sebebiyet vermiştir. Önceleri bir muhasebe işlemi olarak görülen bu yöntem, kanunlarda düzenlenmeye başlamasıyla hukuki bir nitelik kazanmıştır. Cari hesap, başta bankalar ile müşterileri olmak üzere, tacirler ile tacir yardımcıları (acente, komisyoncu, pazarlamacı, bayi vb.), toptancılar ile perakendeciler, sanayiciler ile tedarikçiler, yayın evleri ile kitapçılar, şirketler ile ortakları ve/veya yavru şirketleri arasında akdedilmektedir1. Sağladığı iktisadi kolaylıklardan ötürü, uygulama alanı gün geçtikçe artmakta2 ve esnaf, çiftçi, avukat gibi tacir olmayan kişiler tarafından da kullanılmaktadır3. Cari hesap, hukukun en zor ve tartışmalı konulardan birisidir4. Bu tartışmalar; başta cari hesabın hukuki niteliği olmak üzere, karşılıklılık şartının ne anlama geldiği, bu bağlamda banka cari hesaplarının durumu, cari hesaba hangi alacakların kaydedileceği ve hesaba kaydın sonuçları, hesaba kaydedilen alacaklar ve borçların ne zaman ne şekilde takas edileceği, bakiyenin tanınmasının yenileme sonucu doğurup doğurmayacağı ve tanımaya bağlanan sonuçlar, hesaba kaydedilen alacak ve borç tutarları ile bakiyeye hangi şartlarla faiz ve/veya bileşik faiz işletileceği, cari hesaba kaydedilen alacaklara ilişkin teminatların devamı, bakiyenin haczi ve haczin sonuçları, cari hesapta zamanaşımı konularında yoğunlaşmaktadır. Türk hukukunda daha çok, karşılıklılık şartının banka cari hesaplarında gerçekleşip gerçekleşmediği, bileşik faiz ve zamanaşımı süresinin başlangıcı konuları tartışılmaktadır.
Cari hesap, tacirler arasındaki uygulamadan doğmuş ve gelişmiş bir kurumdur. Ticari işlemlerin basitleştirilmesi ve yeknesaklaştırılması ihtiyacı, tacirleri karşılıklı alacaklarını ve borçlarını cari hesaba kaydederek, belirli hesap devreleri sonunda takas ve bakiyeyi tanımaları şeklinde bir hesaplaşma yöntemi geliştirmelerine sebebiyet vermiştir. Önceleri bir muhasebe işlemi olarak görülen bu yöntem, kanunlarda düzenlenmeye başlamasıyla hukuki bir nitelik kazanmıştır. Cari hesap, başta bankalar ile müşterileri olmak üzere, tacirler ile tacir yardımcıları (acente, komisyoncu, pazarlamacı, bayi vb.), toptancılar ile perakendeciler, sanayiciler ile tedarikçiler, yayın evleri ile kitapçılar, şirketler ile ortakları ve/veya yavru şirketleri arasında akdedilmektedir1. Sağladığı iktisadi kolaylıklardan ötürü, uygulama alanı gün geçtikçe artmakta2 ve esnaf, çiftçi, avukat gibi tacir olmayan kişiler tarafından da kullanılmaktadır3. Cari hesap, hukukun en zor ve tartışmalı konulardan birisidir4. Bu tartışmalar; başta cari hesabın hukuki niteliği olmak üzere, karşılıklılık şartının ne anlama geldiği, bu bağlamda banka cari hesaplarının durumu, cari hesaba hangi alacakların kaydedileceği ve hesaba kaydın sonuçları, hesaba kaydedilen alacaklar ve borçların ne zaman ne şekilde takas edileceği, bakiyenin tanınmasının yenileme sonucu doğurup doğurmayacağı ve tanımaya bağlanan sonuçlar, hesaba kaydedilen alacak ve borç tutarları ile bakiyeye hangi şartlarla faiz ve/veya bileşik faiz işletileceği, cari hesaba kaydedilen alacaklara ilişkin teminatların devamı, bakiyenin haczi ve haczin sonuçları, cari hesapta zamanaşımı konularında yoğunlaşmaktadır. Türk hukukunda daha çok, karşılıklılık şartının banka cari hesaplarında gerçekleşip gerçekleşmediği, bileşik faiz ve zamanaşımı süresinin başlangıcı konuları tartışılmaktadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat