Cecü'nün Yer Cüceleri (Ciltli)

Stok Kodu:
9789750810503
Boyut:
170-230
Sayfa Sayısı:
112
Baskı:
8
Basım Tarihi:
2018-09
Çeviren:
Eren Yücesan Cendey
Kapak Türü:
Ciltli
Kağıt Türü:
1.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
8.89
7.11
9789750810503
53214
Cecü'nün Yer Cüceleri (Ciltli)
Cecü'nün Yer Cüceleri (Ciltli)
7.11
Bomba ve General Bir bombanın içine kapatılmış üzgün atomlar ve ne pahasına olursa olsun savaş çıkarmak isteyen bir general... Üç Kozmonot Altı kollu bir Marslıya rastlayan üç kuşkucu kozmonot Cecü'nün Yer Cüceleri Mutlu masum yaşayıp giden küçük bir gezegene uygarlığı götüreceğini iddia eden kendini beğenmiş bir İmparator (Arka Kapak) Bilim adamı, yazar, edebiyatçı, eleştirmen olarak 20. yüzyılın en önemli düşünce adamlarından Umberto Eco'dan çocuklara masallar: Cecü'nün Yer Cüceleri. "Bomba ve General", "Üç Kozmonot" ve "Cecü'nün Yer Cüceleri" başlıklarından oluşan kitapta savaş karşıtlığı, farklılıklara saygı ve çevrecilik ekseninde barışçıl bir anlatım hâkim. Umberto Eco'nun anlattığı, Eugenio Carmi'nin resimlediği Cecü'nün Yer Cüceleri masallara ihtiyacı olan herkes için.. Tadımlık Onlardan öyle farklı öyle farklıymış ki, onu anlamak ve sevmek gelmemiş ellerinden. Aralarında hemen anlaşıp ona karşı saf tutmuşlar. Bu canavarın karşısında kendi aralarındaki farkın hiç önemi kalmamış. Varsın her biri farklı bir dil konuşsun, ne olurmuş' Onlar aynı hamurdanmış, insanmış. Ama öteki öyle değilmiş. Bir kere çok çirkinmiş ve dünyalılar, çirkin olanın aynı zamanda kötü olduğunu düşünürmüş. Böylece parça parça eden atom tabancalarıyla onu öldürmeye karar vermişler. Ne var ki bu sabah ayazında, yuvasından kaçtığı anlaşılan Marslı bir kuş korkudan ve soğuktan titreyerek ansızın yere düşmüş. Umutsuzlukla, aşağı yukarı aynen bir dünyalı kuş gibi cik cik ötüyormuş. İnsanın gerçekten yüreğini burkuyormuş. Amerikalı, Rus ve Çinli ona bakmışlar ve merhametten dolan gözlerinden akan bir damla yaşa engel olamamışlar. Ve işte tam o anda tuhaf bir şey olmuş. Marslı da kuşa yaklaşmış, ona bakmış ve hortum burnundan iki öbek duman tüttürmüş. Dünyalılar, kalplerinden vurulmuş bir halde, Marslının ağladığını anlamışlar. O da kendince, Marslılar gibi ağlıyormuş işte. Sonra onun kuşun üzerine eğildiğini, altı kolu arasına alarak onu ısıtmaya çalıştığını görmüşler. Bunun üzerine Çinli iki Dünyalı arkadaşına dönmüş. Anladınız mı' demiş. Biz bu canavarın bizden farklı olduğunu sanıyorduk, ama o da hayvanları seviyor, üzülmeyi biliyor, bir yüreği var ve kesinlikle bir beyni de olmalı! Hâlâ onu öldürmeyi düşünüyor musunuz'
Bomba ve General Bir bombanın içine kapatılmış üzgün atomlar ve ne pahasına olursa olsun savaş çıkarmak isteyen bir general... Üç Kozmonot Altı kollu bir Marslıya rastlayan üç kuşkucu kozmonot Cecü'nün Yer Cüceleri Mutlu masum yaşayıp giden küçük bir gezegene uygarlığı götüreceğini iddia eden kendini beğenmiş bir İmparator (Arka Kapak) Bilim adamı, yazar, edebiyatçı, eleştirmen olarak 20. yüzyılın en önemli düşünce adamlarından Umberto Eco'dan çocuklara masallar: Cecü'nün Yer Cüceleri. "Bomba ve General", "Üç Kozmonot" ve "Cecü'nün Yer Cüceleri" başlıklarından oluşan kitapta savaş karşıtlığı, farklılıklara saygı ve çevrecilik ekseninde barışçıl bir anlatım hâkim. Umberto Eco'nun anlattığı, Eugenio Carmi'nin resimlediği Cecü'nün Yer Cüceleri masallara ihtiyacı olan herkes için.. Tadımlık Onlardan öyle farklı öyle farklıymış ki, onu anlamak ve sevmek gelmemiş ellerinden. Aralarında hemen anlaşıp ona karşı saf tutmuşlar. Bu canavarın karşısında kendi aralarındaki farkın hiç önemi kalmamış. Varsın her biri farklı bir dil konuşsun, ne olurmuş' Onlar aynı hamurdanmış, insanmış. Ama öteki öyle değilmiş. Bir kere çok çirkinmiş ve dünyalılar, çirkin olanın aynı zamanda kötü olduğunu düşünürmüş. Böylece parça parça eden atom tabancalarıyla onu öldürmeye karar vermişler. Ne var ki bu sabah ayazında, yuvasından kaçtığı anlaşılan Marslı bir kuş korkudan ve soğuktan titreyerek ansızın yere düşmüş. Umutsuzlukla, aşağı yukarı aynen bir dünyalı kuş gibi cik cik ötüyormuş. İnsanın gerçekten yüreğini burkuyormuş. Amerikalı, Rus ve Çinli ona bakmışlar ve merhametten dolan gözlerinden akan bir damla yaşa engel olamamışlar. Ve işte tam o anda tuhaf bir şey olmuş. Marslı da kuşa yaklaşmış, ona bakmış ve hortum burnundan iki öbek duman tüttürmüş. Dünyalılar, kalplerinden vurulmuş bir halde, Marslının ağladığını anlamışlar. O da kendince, Marslılar gibi ağlıyormuş işte. Sonra onun kuşun üzerine eğildiğini, altı kolu arasına alarak onu ısıtmaya çalıştığını görmüşler. Bunun üzerine Çinli iki Dünyalı arkadaşına dönmüş. Anladınız mı' demiş. Biz bu canavarın bizden farklı olduğunu sanıyorduk, ama o da hayvanları seviyor, üzülmeyi biliyor, bir yüreği var ve kesinlikle bir beyni de olmalı! Hâlâ onu öldürmeyi düşünüyor musunuz'
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat