Cennetin Kapıları - Gates of Paradise

Stok Kodu:
9786054793327
Boyut:
240-320
Sayfa Sayısı:
168
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2014-08
Çeviren:
Adair Mill
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe - İngilizce
%20 indirimli
41.67
33.33
9786054793327
542551
Cennetin Kapıları - Gates of Paradise
Cennetin Kapıları - Gates of Paradise
33.333
Anadoluda Selçuklu döneminden kalan en görkemli yapı kabul edilen ve UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer alan Divriği Külliyesi, mimari konsepti, anıtsal heykel nitelikli bezemesi ve benzeri olmayan yontularıyla, dünya sanat tarihinde Türkiye Ortaçağ sanatının en önemli yapıtı olarak kabul edilir.

Prof. Doğan Kubanın kaleme aldığı Cennetin Kapıları / Gates of Paradise, her gün biraz daha yok olmaya yüz tutan Divriği Külliyesinin korunması için kamuoyu oluşturmanın ve özel fotoğraflarla görsel olarak belgelenmesinin yanı sıra mimarı ve heykeltıraşı Hürremşahın dünyaya tanıtılması amacını da taşıyor. Doğan Kuban, özellikle Cami Kıble Taçkapısı ve Şifahane Taçkapısındaki yontu sanatının eşsizliğini vurguladığı bu kitapta, Hürremşahı ve yapıyı şu ifadelerle anlatıyor:

İran kökenli Hürremşah, 11-12. yüzyıl Selçuklu döneminin yeni oluşumlar ortamında yetişmiş, deneyimli, dâhi bir sanatçıdır. İslam tarihinde başka eşi olmayan bu taç kapıların mimarı ve heykeltıraşı, eski motif sözlüğüne getirdiği yenilikler, mimari tasarım dehası ve özellikle caminin kıble kapısındaki cennet kapısı tasavvuruyla 12-13. yüzyıl İslam Sufizminin sanat alanındaki bir temsilcisi olarak da kabul edilebilir. Anadolu-Türk İslam Ortaçağının Yunus Emre, Hacı Bektaş, Mevlânâ gibi büyük adlarıyla birlikte anılması gereken en büyük Müslüman sanatçılardan biridir Hürremşah ()

Divriği Ulucamisi ve Şifahanesinin taşoyma bezemesi, dönemin ölçütleri dışına çıkan ve bezeme niteliğinden çok bağımsız yontu karakterine yaklaşan özellikleri, zengin sözlüğü, cennet kapısı tasviri üzerine kurgulanmış programı ve tasarımıyla şaşırtıcı bir yenilik ve yaratıcılık sergilemektedir. Mimari ve bezeme arasındaki hiyerarşik ilişkileri ortadan kaldıran eşsiz bir deneme olarak, İslam mimarlık tarihi bağlamında olduğu kadar dünya sanat tarihinde de karşılaştırılabileceği başka bir örnek olmadığı için, mucizevi bir yapıt olarak ortaya çıkar.
Anadoluda Selçuklu döneminden kalan en görkemli yapı kabul edilen ve UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer alan Divriği Külliyesi, mimari konsepti, anıtsal heykel nitelikli bezemesi ve benzeri olmayan yontularıyla, dünya sanat tarihinde Türkiye Ortaçağ sanatının en önemli yapıtı olarak kabul edilir.

Prof. Doğan Kubanın kaleme aldığı Cennetin Kapıları / Gates of Paradise, her gün biraz daha yok olmaya yüz tutan Divriği Külliyesinin korunması için kamuoyu oluşturmanın ve özel fotoğraflarla görsel olarak belgelenmesinin yanı sıra mimarı ve heykeltıraşı Hürremşahın dünyaya tanıtılması amacını da taşıyor. Doğan Kuban, özellikle Cami Kıble Taçkapısı ve Şifahane Taçkapısındaki yontu sanatının eşsizliğini vurguladığı bu kitapta, Hürremşahı ve yapıyı şu ifadelerle anlatıyor:

İran kökenli Hürremşah, 11-12. yüzyıl Selçuklu döneminin yeni oluşumlar ortamında yetişmiş, deneyimli, dâhi bir sanatçıdır. İslam tarihinde başka eşi olmayan bu taç kapıların mimarı ve heykeltıraşı, eski motif sözlüğüne getirdiği yenilikler, mimari tasarım dehası ve özellikle caminin kıble kapısındaki cennet kapısı tasavvuruyla 12-13. yüzyıl İslam Sufizminin sanat alanındaki bir temsilcisi olarak da kabul edilebilir. Anadolu-Türk İslam Ortaçağının Yunus Emre, Hacı Bektaş, Mevlânâ gibi büyük adlarıyla birlikte anılması gereken en büyük Müslüman sanatçılardan biridir Hürremşah ()

Divriği Ulucamisi ve Şifahanesinin taşoyma bezemesi, dönemin ölçütleri dışına çıkan ve bezeme niteliğinden çok bağımsız yontu karakterine yaklaşan özellikleri, zengin sözlüğü, cennet kapısı tasviri üzerine kurgulanmış programı ve tasarımıyla şaşırtıcı bir yenilik ve yaratıcılık sergilemektedir. Mimari ve bezeme arasındaki hiyerarşik ilişkileri ortadan kaldıran eşsiz bir deneme olarak, İslam mimarlık tarihi bağlamında olduğu kadar dünya sanat tarihinde de karşılaştırılabileceği başka bir örnek olmadığı için, mucizevi bir yapıt olarak ortaya çıkar.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat