Çocukluk ve Şiir Zamanın ve Mekânın Ötesi

Stok Kodu:
9789754473193
Boyut:
125-195
Sayfa Sayısı:
360
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2013-09
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%20 indirimli
8.10
6.48
9789754473193
582210
Çocukluk ve Şiir
Çocukluk ve Şiir Zamanın ve Mekânın Ötesi
6.48
Aşktan sanata kadar yaşam boyu tüm seçimlerimizde belirleyici ve etkin bir rol oynayan çocukluk, insanoğlunun en önemli yaşam evresidir. Meredith Anne Skura, bilinçdışını Freuddan önce şairlerin keşfettiğini söylerken bu saptamanın çocukluğu da içerdiği gayet açıktır. İşte bir şairimiz tamda bu saptamada vurgulandığı üzere şöyle diyor: Çıkamaz çocukluğundan dışarı kimse

Çocukluk hem geçmişimiz hem de geleceğimizdir O, kısa pantolonlu altın çağdır. Artık var olmayan bir yeryüzü cenneti özlemi yaratmakla kalmaz, kendisinin oluşturduğu tek örnekle yitip gitmiş o görkemi yeniden bulmaya davet eder bizi. Mademki büyümek değer yitirmek ve gençlik yıllarının beklentilerine ihanet etmektir, içinde uyuyan ve yeniden doğmaktan başka bir şey istemeyen o ilksiz ve sonsuz çocuğu ululamak gerekir öyleyse. Birey, sorumluluklarının ve üzerine düşen yükümlülüklerin bilincine ne denli varırsa, yitirdiği kaygısızlığını da bir zamanlar yaşadığı çocukluğun üstüne o oranda yansıtır. Bu büyülü durum, onun içinden çıkarılıp atıldığı bir mutlaktır: Olgunlaşmak ölmektir biraz; kökenlerinden öksüz kalmaktır.
Aşktan sanata kadar yaşam boyu tüm seçimlerimizde belirleyici ve etkin bir rol oynayan çocukluk, insanoğlunun en önemli yaşam evresidir. Meredith Anne Skura, bilinçdışını Freuddan önce şairlerin keşfettiğini söylerken bu saptamanın çocukluğu da içerdiği gayet açıktır. İşte bir şairimiz tamda bu saptamada vurgulandığı üzere şöyle diyor: Çıkamaz çocukluğundan dışarı kimse

Çocukluk hem geçmişimiz hem de geleceğimizdir O, kısa pantolonlu altın çağdır. Artık var olmayan bir yeryüzü cenneti özlemi yaratmakla kalmaz, kendisinin oluşturduğu tek örnekle yitip gitmiş o görkemi yeniden bulmaya davet eder bizi. Mademki büyümek değer yitirmek ve gençlik yıllarının beklentilerine ihanet etmektir, içinde uyuyan ve yeniden doğmaktan başka bir şey istemeyen o ilksiz ve sonsuz çocuğu ululamak gerekir öyleyse. Birey, sorumluluklarının ve üzerine düşen yükümlülüklerin bilincine ne denli varırsa, yitirdiği kaygısızlığını da bir zamanlar yaşadığı çocukluğun üstüne o oranda yansıtır. Bu büyülü durum, onun içinden çıkarılıp atıldığı bir mutlaktır: Olgunlaşmak ölmektir biraz; kökenlerinden öksüz kalmaktır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat