Dün Sancısı Türkiye'de Geçmiş Algısı ve Akademik Tarihçilik

Stok Kodu:
9789753332798
Boyut:
150-210
Sayfa Sayısı:
184
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2012-06
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
9.75
7.80
9789753332798
157681
Dün Sancısı
Dün Sancısı Türkiye'de Geçmiş Algısı ve Akademik Tarihçilik
7.8
Dün Sancısı Türkiyede genel tarih algısının olduğu kadar tarihçilik mesleği ve tarihyazımının da zorunlu bir alan olduğunu kabul ederek söze başlıyor. Oktay Özel, Türkiyedeki tarihçilik pratiğini tarihselleştirmeye girişirken aslında bugüne ayna tutuyor. Tarihçiyi, tarihsel bilginin içinde üretildiği güncel/tarihsel ortamı analizinin merkezine yerleştiriyor. Kendi ifadesiyle, tarihçiliğin odağındaki öznenin, yani tarihçinin iş yapma tarzına, kavramsal donanımı ve terminolojisine, güncelle, siyaset kurumuyla ve nihayet devletle kurduğu tehlikeli ontolojik-pragmatik ilişkiye, bu bağlamda kullandığı bilimdışı dilin ideolojik keskinliği ve şiddetine yakından bakıyor. Sancının esasen meslek etiğinin, tarihsel bilginin demokratik ve çoğulcu doğasının, çoklu okuma yöntemlerinin meşruluğunun unutulmasından kaynaklandığını ileri sürüyor ve meslektaşlarını yaptıkları işin doğasına d air düşünmeye, temel ilkeleri hatırlamaya davet ediyor.Ancak Özel, her koşulda zor olana talip olarak kolay(cı) bir çözümün olmadığını da gösteriyor. Diğer yandan Sancı şaşırtıcı derecede iyimser bir kitap. Çünkü Türkiyede akademik tarihçiliğin bütün marazi ve yapısal sorunlarıyla aslında kuruluş devrini tamamladığını, kendini sessizce doğasına daha uygun koşul ve temellerde yeniden kurmakta olduğunu düşünüyor. Ancak kırılgan bir iyimserlik bu. Çünkü bu yıkılış ve yeniden kuruluşun kendi sorunlarıyla birlikte geleceğinin ve gelmekte olduğunun da farkında. Sancı, alanında şimdiden temel okumalar arasına girmiş bir başvuru kitabı. Sözü olan ve sözünü etkili söyleyen bir kitap. Çok yönlü bir hesaplaşma, keskin bir manifesto. Tarihçiler, tarih öğrencileri ve tarih meraklıları için vazgeçilmez bir çalışma. Ama en çok da, tarihte, tarihçilikle sadece kullanım değeri üzerinden araçsal ilişki kuran siyaset kurumu mensupları için gerekli. Onlar için de adeta bir gölge etmeyin kitabı.
Dün Sancısı Türkiyede genel tarih algısının olduğu kadar tarihçilik mesleği ve tarihyazımının da zorunlu bir alan olduğunu kabul ederek söze başlıyor. Oktay Özel, Türkiyedeki tarihçilik pratiğini tarihselleştirmeye girişirken aslında bugüne ayna tutuyor. Tarihçiyi, tarihsel bilginin içinde üretildiği güncel/tarihsel ortamı analizinin merkezine yerleştiriyor. Kendi ifadesiyle, tarihçiliğin odağındaki öznenin, yani tarihçinin iş yapma tarzına, kavramsal donanımı ve terminolojisine, güncelle, siyaset kurumuyla ve nihayet devletle kurduğu tehlikeli ontolojik-pragmatik ilişkiye, bu bağlamda kullandığı bilimdışı dilin ideolojik keskinliği ve şiddetine yakından bakıyor. Sancının esasen meslek etiğinin, tarihsel bilginin demokratik ve çoğulcu doğasının, çoklu okuma yöntemlerinin meşruluğunun unutulmasından kaynaklandığını ileri sürüyor ve meslektaşlarını yaptıkları işin doğasına d air düşünmeye, temel ilkeleri hatırlamaya davet ediyor.Ancak Özel, her koşulda zor olana talip olarak kolay(cı) bir çözümün olmadığını da gösteriyor. Diğer yandan Sancı şaşırtıcı derecede iyimser bir kitap. Çünkü Türkiyede akademik tarihçiliğin bütün marazi ve yapısal sorunlarıyla aslında kuruluş devrini tamamladığını, kendini sessizce doğasına daha uygun koşul ve temellerde yeniden kurmakta olduğunu düşünüyor. Ancak kırılgan bir iyimserlik bu. Çünkü bu yıkılış ve yeniden kuruluşun kendi sorunlarıyla birlikte geleceğinin ve gelmekte olduğunun da farkında. Sancı, alanında şimdiden temel okumalar arasına girmiş bir başvuru kitabı. Sözü olan ve sözünü etkili söyleyen bir kitap. Çok yönlü bir hesaplaşma, keskin bir manifesto. Tarihçiler, tarih öğrencileri ve tarih meraklıları için vazgeçilmez bir çalışma. Ama en çok da, tarihte, tarihçilikle sadece kullanım değeri üzerinden araçsal ilişki kuran siyaset kurumu mensupları için gerekli. Onlar için de adeta bir gölge etmeyin kitabı.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat