Eleştirel Psikolojide Bir Yolculuk: Marksist Psikolojiden Politik Psikolojiye ve Ötesine

Stok Kodu:
9786056832376
Boyut:
160-240
Sayfa Sayısı:
260
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2019-04
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%20 indirimli
12.00
9.60
9786056832376
465846
Eleştirel Psikolojide Bir Yolculuk: Marksist Psikolojiden Politik Psikolojiye ve Ötesine
Eleştirel Psikolojide Bir Yolculuk: Marksist Psikolojiden Politik Psikolojiye ve Ötesine
9.6
Marksist psikolojinin temel izlekleri, yabancılaşma, ideoloji, yanlış bilinç ve yöntembilim tartışmaları olacaktır. Özellikle sosyal ve politik psikoloji alanlarında, son yıllarda, ideoloji ve yanlış bilinç kavramsallaştırmalarından esinlenilerek sistemi meşrulaştırma kuramı adında bir kuram geliştirilmiş ve bu kuramdan hareketle birçok bulguya ulaşılmıştır. Kuram, özetin özeti olarak ifade edeceksek, bu kadar adaletsizliğe karşın neden insanların isyan etmediğini ezilenlerin iç dünyalarına atıfla açıklamakta bir hayli başarılı olmuştur. Kurama göre, ezilenlerin ezici bir çoğunluğu adaletsizliği kabullenmişlerdir. Zenginler gibi yaşamak istemektedirler. Kendilerini küçük görürler. Zenginlerin güzel bir yaşamı hak ettiklerine inanırlar.
Medya ve eğitim sistemi başta olmak üzere çeşitli toplumsal kurumlar ezilen çoğunluğa bu yanlış bilinç öğelerini sürekli olarak pompalarlar. Böylece, "böyle gelir böyle gider". Toplumsal kurumlar, ezilen çoğunluğun adaletsizlikleri içselleştirmesini, onların kaderci olmalarını sağlar. Kuram, bu tür düşüncelere Marksist anlamda 'yanlış bilinç' der, çünkü bunlar, açıkça, ezilen çoğunluğun zararınadır ve onların ezilmeye devam etmelerini sağlamaktadır.
Marksist psikolojinin temel izlekleri, yabancılaşma, ideoloji, yanlış bilinç ve yöntembilim tartışmaları olacaktır. Özellikle sosyal ve politik psikoloji alanlarında, son yıllarda, ideoloji ve yanlış bilinç kavramsallaştırmalarından esinlenilerek sistemi meşrulaştırma kuramı adında bir kuram geliştirilmiş ve bu kuramdan hareketle birçok bulguya ulaşılmıştır. Kuram, özetin özeti olarak ifade edeceksek, bu kadar adaletsizliğe karşın neden insanların isyan etmediğini ezilenlerin iç dünyalarına atıfla açıklamakta bir hayli başarılı olmuştur. Kurama göre, ezilenlerin ezici bir çoğunluğu adaletsizliği kabullenmişlerdir. Zenginler gibi yaşamak istemektedirler. Kendilerini küçük görürler. Zenginlerin güzel bir yaşamı hak ettiklerine inanırlar.
Medya ve eğitim sistemi başta olmak üzere çeşitli toplumsal kurumlar ezilen çoğunluğa bu yanlış bilinç öğelerini sürekli olarak pompalarlar. Böylece, "böyle gelir böyle gider". Toplumsal kurumlar, ezilen çoğunluğun adaletsizlikleri içselleştirmesini, onların kaderci olmalarını sağlar. Kuram, bu tür düşüncelere Marksist anlamda 'yanlış bilinç' der, çünkü bunlar, açıkça, ezilen çoğunluğun zararınadır ve onların ezilmeye devam etmelerini sağlamaktadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat