Kayı Beyi Osman

Stok Kodu:
9786056715686
Boyut:
135-195
Sayfa Sayısı:
243
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2017-03
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
7.50
6.00
9786056715686
175813
Kayı Beyi Osman
Kayı Beyi Osman
6

Atı dört nala gelen Turgut Alp, Osman ve Savcı’nın önünde durdu, telaşla söze geldi.

"Beyim İkizce’ye girdik, kefere karşıda öncüler göründü yaklaşırlar."

Kumandan Flatos’un emriyle Bizans askerleri kaderlerini yaşamak için hücuma geçti.

Güneş gökten tebessüm ederken ilk gelen askerleri Turgut Alp ve bahadır çerileri devirdi. Osman Bey ilk vuruşmalarda yer alırken Savcı Bey ve Demirtaş Alp Osman Bey’i korumak için öne atıldılar. Öyle ki cenk meydanında bir bey vurulur ölürse, cenk kaybedilmiş olur.

Lâkin Osman bu, onu tutmak öyle kolay mı? Cenk meydanında “Allah Allah” deyü vuruşurken Osman Bey’in önünde olan Savcı,  ağaçlar arasından çıka gelen bir kefere askerin göğsüne aldığı pusat darbesiyle yere düştü. Hemen ardından Demirtaş Alp boynuna aldığı pusat darbesiyle devrildi.

Osman gözü önünde düşen ağabeyi Savcıya vuran askerin üzerine atılırken, başka bir asker at üstünden Osman Bey’e savurduğu pusat ile sağ kolundan yara açtı.

Buna şahit olan bir Sezgin Alp bağırdı.

   “Savcı Bey ile Osman Bey vuruldu.”

Bunu duyan Turgut ve Aykut Alp başta olmak üzere gâziler adeta çıldırmıştı sanki. Dağ olup yıkarcasına Alpler, Savcı ve Osman Bey’in yanında bitmişlerdi.

Kesilen kollar, eller, dirhem dirhem düşmeye başladı. Pusat sesleri kulaklarda çınlıyor, inlemeler İkizce’yi yıkıyordu. Dağ taş o gün güneşe karşı tekbir getiriyordu.

At kişnemeleri şehâdet getiren alplerin ve çığlık atan Bizans şövalyelerinin seslerine gark oluyordu.

Osman Bey, ağasına ilk bakışında kan kustuğunu gördüğünde şehit olduğunu anladı.

Hemen ağası Savcı’nın cansız bedeninin yanında aldı soluğu. Yavaşça başını kucağına aldı. Aman yarabbi, yanıyordu yüreği, yanmak ne kelime kızgın yağlarda kavruluyordu sanki.

Savcı Bey, boylu boyuna uzanmış gazâ yolunda kardeşini, beyini korumak için şehit olmuştu. Osman Bey yaşlı gözlerle dile düştü.

"Şehâdetini melekler mi haber verdi ağam, senin için yanardı da benim yanmaz mı sandın ağam?"

                                                        

Osman Gâzi nasıl devlet kurdu? Nereleri  fethetti?

Amcası Dündar Bey’i neden öldürdü?

Kızı Bâlâ Hâtunu vermeyen Şeyh Edebâlinin fikri neden değişti?

Dostu Bilecik tekfurunun tuzağını Harmankaya tekfuru Köse Mihal neden bozdu?

Sultan Alaaddin’in casusları Pavlov, Yehor kim? Kaç tane casusu var?

Ertuğrul Gâzi’nin 41 Yasin okunan nakkaşlı nefesli ok uçlarının sırrı nedir?

Kayılar Selçuklunun derin devletine mi sızdı?Sultan Alaaddin’in bile hizmetinde olduğu Beylerbaşı kim?

 Bir devlet doğuyor, yazarın ATAM OSMAN GAZİ anısına diye başladığı bu romanda tüm soruların cevaplarını bulacaksınız? Var olan kaynaklardan kurgulanmış post modern tarihi roman.

Bu roman Bekir Manv’ın “Kayı Beyi Ertuğrul” romanının devamı niteliğindedir.

(Tanıtım Bülteninden)

Atı dört nala gelen Turgut Alp, Osman ve Savcı’nın önünde durdu, telaşla söze geldi.

"Beyim İkizce’ye girdik, kefere karşıda öncüler göründü yaklaşırlar."

Kumandan Flatos’un emriyle Bizans askerleri kaderlerini yaşamak için hücuma geçti.

Güneş gökten tebessüm ederken ilk gelen askerleri Turgut Alp ve bahadır çerileri devirdi. Osman Bey ilk vuruşmalarda yer alırken Savcı Bey ve Demirtaş Alp Osman Bey’i korumak için öne atıldılar. Öyle ki cenk meydanında bir bey vurulur ölürse, cenk kaybedilmiş olur.

Lâkin Osman bu, onu tutmak öyle kolay mı? Cenk meydanında “Allah Allah” deyü vuruşurken Osman Bey’in önünde olan Savcı,  ağaçlar arasından çıka gelen bir kefere askerin göğsüne aldığı pusat darbesiyle yere düştü. Hemen ardından Demirtaş Alp boynuna aldığı pusat darbesiyle devrildi.

Osman gözü önünde düşen ağabeyi Savcıya vuran askerin üzerine atılırken, başka bir asker at üstünden Osman Bey’e savurduğu pusat ile sağ kolundan yara açtı.

Buna şahit olan bir Sezgin Alp bağırdı.

   “Savcı Bey ile Osman Bey vuruldu.”

Bunu duyan Turgut ve Aykut Alp başta olmak üzere gâziler adeta çıldırmıştı sanki. Dağ olup yıkarcasına Alpler, Savcı ve Osman Bey’in yanında bitmişlerdi.

Kesilen kollar, eller, dirhem dirhem düşmeye başladı. Pusat sesleri kulaklarda çınlıyor, inlemeler İkizce’yi yıkıyordu. Dağ taş o gün güneşe karşı tekbir getiriyordu.

At kişnemeleri şehâdet getiren alplerin ve çığlık atan Bizans şövalyelerinin seslerine gark oluyordu.

Osman Bey, ağasına ilk bakışında kan kustuğunu gördüğünde şehit olduğunu anladı.

Hemen ağası Savcı’nın cansız bedeninin yanında aldı soluğu. Yavaşça başını kucağına aldı. Aman yarabbi, yanıyordu yüreği, yanmak ne kelime kızgın yağlarda kavruluyordu sanki.

Savcı Bey, boylu boyuna uzanmış gazâ yolunda kardeşini, beyini korumak için şehit olmuştu. Osman Bey yaşlı gözlerle dile düştü.

"Şehâdetini melekler mi haber verdi ağam, senin için yanardı da benim yanmaz mı sandın ağam?"

                                                        

Osman Gâzi nasıl devlet kurdu? Nereleri  fethetti?

Amcası Dündar Bey’i neden öldürdü?

Kızı Bâlâ Hâtunu vermeyen Şeyh Edebâlinin fikri neden değişti?

Dostu Bilecik tekfurunun tuzağını Harmankaya tekfuru Köse Mihal neden bozdu?

Sultan Alaaddin’in casusları Pavlov, Yehor kim? Kaç tane casusu var?

Ertuğrul Gâzi’nin 41 Yasin okunan nakkaşlı nefesli ok uçlarının sırrı nedir?

Kayılar Selçuklunun derin devletine mi sızdı?Sultan Alaaddin’in bile hizmetinde olduğu Beylerbaşı kim?

 Bir devlet doğuyor, yazarın ATAM OSMAN GAZİ anısına diye başladığı bu romanda tüm soruların cevaplarını bulacaksınız? Var olan kaynaklardan kurgulanmış post modern tarihi roman.

Bu roman Bekir Manv’ın “Kayı Beyi Ertuğrul” romanının devamı niteliğindedir.

(Tanıtım Bülteninden)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat