Laikliğe Çağrı

Stok Kodu:
9789755200118
Basım Yeri:
İstanbul
Basım Tarihi:
2000-01
Kategori:
%20 indirimli
6.90
5.52
9789755200118
22570
Laikliğe Çağrı
Laikliğe Çağrı
5.52
Ateşli bir hatip, inanmış bir laik ve kararlı bir Atatürkçü... Muammer Aksoy´un 1950´li yıllardan bu yana taşıdığı kimliği ve kişiliğini yakından tanıyanların onu tanımlarken kullandığı üç sıfat bu.. Aksoy, belki çok kısa bir süre milletvekilliği yaptı. Ama, o uzun soluklu bir siyasetçiydi. Demokrat Parti döneminde, 1960 sonrasında ve hatta 12 Eylül sonrasında onun adı, siyaset, hukuk ve mücadele kulvarlarının ön sıralarında koşan enerjik ve yorulmak bilmeyen bir atlet gibiydi. Onu öldürenlerin asıl hedefi belki de kişiliğinin bu azalmayan inancıydı. Muammer Aksoy, Türk siyasi tarihinde inanç mücadeleleri sayfalarında hep önemli bir yer tutacak. 1960´lı yıllarda onu milli petrol ve maden davasının bir militanı olarak görüyoruz. 1970´li yıllarda insan hakları ve demokrasi mücadelesi onun mevsimlik uğraşısıydı. 1980´li yıllar ise onun için laikliğin ve Atatürkçülüğün savunma avukatı olduğu yıllardı. Mücadele konuları değişiyor, ama azrni yaşıyla ters orantılı olarak çoğalıyordu. Muammer Aksoy, 1917 yılında Antalya´da doğdu.1937 yılında İstanbul Hukuk Fakültesi´ni 1950 yılında ise Zürih Hukuk Fakültesi´ni "Hukuk doktoru´ ünvanıyla yeniden bitirdi. Siyasal Bilgiler Fakültesi´nde 1952 yılında doçent, 1963 yılında profesör olan Aksoy, 27 Mayıs ihtilali sonrasında 1961 Anayasasının hazırlanmasında önemli katkılarda bulundu ve Kurucu Meclis´te Anayasanın sözcülüğünü yaptı. Muammer Aksoy, 1960´lı yıllarda milli petrol ve maden hareketinin öncülüğünü yapmış bu konuda devrin bakanları ile polemiklere girmişti. 1957 yılından bu yana Türk Hukuk Kurumu Başkanlığı görevini sürdüren Muammer Aksoy, 1977 yılında CHP Milletvekili seçildi ve bu görevini 12 Eylül 1980´e kadar sürdürdü. Parlamento görevi sırasında TBMM Anayasa Komisyonu Başkanhğı´nı yapan Aksoy, ayrıca Avrupa Konseyi Üyeliği´nde bulundu ve 11 yıl süreyle CHP Parti Meclisi Üyeliği yaptı. Evli ve iki çocuk babası olan Muammer Aksoy, Almanca ve Fransızca biliyordu. (Arka Kapak)
Ateşli bir hatip, inanmış bir laik ve kararlı bir Atatürkçü... Muammer Aksoy´un 1950´li yıllardan bu yana taşıdığı kimliği ve kişiliğini yakından tanıyanların onu tanımlarken kullandığı üç sıfat bu.. Aksoy, belki çok kısa bir süre milletvekilliği yaptı. Ama, o uzun soluklu bir siyasetçiydi. Demokrat Parti döneminde, 1960 sonrasında ve hatta 12 Eylül sonrasında onun adı, siyaset, hukuk ve mücadele kulvarlarının ön sıralarında koşan enerjik ve yorulmak bilmeyen bir atlet gibiydi. Onu öldürenlerin asıl hedefi belki de kişiliğinin bu azalmayan inancıydı. Muammer Aksoy, Türk siyasi tarihinde inanç mücadeleleri sayfalarında hep önemli bir yer tutacak. 1960´lı yıllarda onu milli petrol ve maden davasının bir militanı olarak görüyoruz. 1970´li yıllarda insan hakları ve demokrasi mücadelesi onun mevsimlik uğraşısıydı. 1980´li yıllar ise onun için laikliğin ve Atatürkçülüğün savunma avukatı olduğu yıllardı. Mücadele konuları değişiyor, ama azrni yaşıyla ters orantılı olarak çoğalıyordu. Muammer Aksoy, 1917 yılında Antalya´da doğdu.1937 yılında İstanbul Hukuk Fakültesi´ni 1950 yılında ise Zürih Hukuk Fakültesi´ni "Hukuk doktoru´ ünvanıyla yeniden bitirdi. Siyasal Bilgiler Fakültesi´nde 1952 yılında doçent, 1963 yılında profesör olan Aksoy, 27 Mayıs ihtilali sonrasında 1961 Anayasasının hazırlanmasında önemli katkılarda bulundu ve Kurucu Meclis´te Anayasanın sözcülüğünü yaptı. Muammer Aksoy, 1960´lı yıllarda milli petrol ve maden hareketinin öncülüğünü yapmış bu konuda devrin bakanları ile polemiklere girmişti. 1957 yılından bu yana Türk Hukuk Kurumu Başkanlığı görevini sürdüren Muammer Aksoy, 1977 yılında CHP Milletvekili seçildi ve bu görevini 12 Eylül 1980´e kadar sürdürdü. Parlamento görevi sırasında TBMM Anayasa Komisyonu Başkanhğı´nı yapan Aksoy, ayrıca Avrupa Konseyi Üyeliği´nde bulundu ve 11 yıl süreyle CHP Parti Meclisi Üyeliği yaptı. Evli ve iki çocuk babası olan Muammer Aksoy, Almanca ve Fransızca biliyordu. (Arka Kapak)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat