İcra ve İflas Hukuku Açısından Malvarlığı Veya Ticari İşletmenin Devri

Stok Kodu:
9786055865443
Boyut:
165-235
Sayfa Sayısı:
240
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2009-10
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
9.72
7.78
9786055865443
106501
Malvarlığı Veya Ticari İşletmenin Devri
Malvarlığı Veya Ticari İşletmenin Devri İcra ve İflas Hukuku Açısından
7.779
Giriş'ten: "Malvarlığı veya işletmenin devri, ticaret hayatında şartların ortaya çıkardığı bir gerekliliktir. Kurulu bir işletmeyi devralan kişi, devredenin oluşturduğu hazır bir müşteri portföyünü de devralmaktadır. Devreden de çeşitli yararlar sağlamakta, örneğin yeni ve daha büyük bir iş kurmanın getireceği nakit ihtiyacını karşılamak için işletmesini devrederek bu ihtiyacını gidermektedir. Özellikle ekonomik kriz dönemlerinde ağır borç yükü altında bulunan işletmeciler, bu yükü hafifletmek için yasal ve bazen de yasal olmayan yollara başvurmaktadırlar. Bu yollardan biri de, malvarlığı veya işletmenin alacaklılara zarar vermek kastıyla devredilmesi ve böylece alacaklılara karşı borçtan tamamen kurtulmaya veya zaman kazanılmaya çalışılmasıdır. Bu yollarla borçtan kurtulmaya çalışılan hallerde, icra müdürü haciz işlemi için borçlu işletmenin adresine gittiğinde, karşısında borçlu yerine yeni bir işletme sahibi, mesela yeni bir limited şirket bulmaktadır. Oysa olayların bir çoğunda, borçlu işletmenin sahibi şirketin ortakları ile işletmeyi devralan yeni kurulmuş şirketin ortakları ya aynı kişiler olmakta veya birbirlerini tanıyan kişilerden oluşmaktadır. İşte bu gibi durumlarda, hukuk düzenimiz alacaklıları koruyucu bir dizi hükümlere yer vermiştir. Bu hükümlerin en önemlileri, malvarlığı veya işletmenin devrinin maddi hukuka ilişkin sonuçları hakkındaki BK m. 179 hükmü ile İcra ve İflas Hukuku alanında İİK m. 277 vd.'da özellikle İİK m. 280/III'de düzenlenen iptal davası ve İİK m.44'te yer alan ticareti terk eden tacire ilişkin hükümlerdir. ..."
Giriş'ten: "Malvarlığı veya işletmenin devri, ticaret hayatında şartların ortaya çıkardığı bir gerekliliktir. Kurulu bir işletmeyi devralan kişi, devredenin oluşturduğu hazır bir müşteri portföyünü de devralmaktadır. Devreden de çeşitli yararlar sağlamakta, örneğin yeni ve daha büyük bir iş kurmanın getireceği nakit ihtiyacını karşılamak için işletmesini devrederek bu ihtiyacını gidermektedir. Özellikle ekonomik kriz dönemlerinde ağır borç yükü altında bulunan işletmeciler, bu yükü hafifletmek için yasal ve bazen de yasal olmayan yollara başvurmaktadırlar. Bu yollardan biri de, malvarlığı veya işletmenin alacaklılara zarar vermek kastıyla devredilmesi ve böylece alacaklılara karşı borçtan tamamen kurtulmaya veya zaman kazanılmaya çalışılmasıdır. Bu yollarla borçtan kurtulmaya çalışılan hallerde, icra müdürü haciz işlemi için borçlu işletmenin adresine gittiğinde, karşısında borçlu yerine yeni bir işletme sahibi, mesela yeni bir limited şirket bulmaktadır. Oysa olayların bir çoğunda, borçlu işletmenin sahibi şirketin ortakları ile işletmeyi devralan yeni kurulmuş şirketin ortakları ya aynı kişiler olmakta veya birbirlerini tanıyan kişilerden oluşmaktadır. İşte bu gibi durumlarda, hukuk düzenimiz alacaklıları koruyucu bir dizi hükümlere yer vermiştir. Bu hükümlerin en önemlileri, malvarlığı veya işletmenin devrinin maddi hukuka ilişkin sonuçları hakkındaki BK m. 179 hükmü ile İcra ve İflas Hukuku alanında İİK m. 277 vd.'da özellikle İİK m. 280/III'de düzenlenen iptal davası ve İİK m.44'te yer alan ticareti terk eden tacire ilişkin hükümlerdir. ..."
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat