Nietzsche ve Din

Stok Kodu:
9786055515805
Boyut:
135-215
Sayfa Sayısı:
244
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2012-05
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%20 indirimli
4.20
3.36
9786055515805
156255
Nietzsche ve Din
Nietzsche ve Din
3.36
(Deli) Tanrı nerede? diye bağırdı. Size söyleyeceğim. Öldürdük onu siz ve ben. Hepimiz onun katilleriyiz. Ama bunu nasıl yaptık? Denizi nasıl içebiliriz ki? Bütün ufku silmek için bu süngeri kim tutuşturdu ki elimize? Yeryüzünü güneşinden ayırırken ne yapıyorduk ki bizler? Nereye gidiyor şimdi yeryüzü? Bizler nereye gidiyoruz? Bütün güneşlerden uzağa? Sürekli olarak salınıp durmuyor muyuz? Geriye, yana, öne, bütün yönlere? Hiç alt ya da üst kaldı mı hâlâ? Sonsuz bir hiçlikte dalalete düşmüyor muyuz? Boş uzayın nefesini hissetmiyor muyuz? Daha da soğumadı mı ki o? Gece sürekli olarak üzerimize kapanmıyor mu? Sabah sabah fenerleri yakmamız gerekmiyor mu? Tanrıyı gömen mezar kazıcıların gürültüsünden başka bir şey işitiyor muyuz? Tanrının çürümesinden başka bir şey kokluyor muyuz? Tanrı da çürür. Tanrı öldü. Tanrı öldü gitti. Ve onu biz öldürdük. Bütün katillerin katilleri olan bizler, nasıl avutacağız kendimizi? Dünyanın şimdiye kadar sahip olduğu en kutsal ve en güçlü, bıçaklarımızla kana bulandı. Bu kanı kim temizleyecek bizden? Kendimizi temizlememiz için hani su? Hangi kutsanma törenini, hangi kutsal oyunları icat etmeliyiz ki? Bu eylemin büyüklüğü bizim için çok büyük değil mi? Buna layık göründüğümüz için bizlerin tanrılar olması gerekmiyor mu? Bundan daha büyük bir eylem hiç olmadı; bizden sonra her kim doğarsa bu eylem sayesinde, şimdiye kadarki bütün tarihten daha yüce bir tarihin parçası olacak.
(Deli) Tanrı nerede? diye bağırdı. Size söyleyeceğim. Öldürdük onu siz ve ben. Hepimiz onun katilleriyiz. Ama bunu nasıl yaptık? Denizi nasıl içebiliriz ki? Bütün ufku silmek için bu süngeri kim tutuşturdu ki elimize? Yeryüzünü güneşinden ayırırken ne yapıyorduk ki bizler? Nereye gidiyor şimdi yeryüzü? Bizler nereye gidiyoruz? Bütün güneşlerden uzağa? Sürekli olarak salınıp durmuyor muyuz? Geriye, yana, öne, bütün yönlere? Hiç alt ya da üst kaldı mı hâlâ? Sonsuz bir hiçlikte dalalete düşmüyor muyuz? Boş uzayın nefesini hissetmiyor muyuz? Daha da soğumadı mı ki o? Gece sürekli olarak üzerimize kapanmıyor mu? Sabah sabah fenerleri yakmamız gerekmiyor mu? Tanrıyı gömen mezar kazıcıların gürültüsünden başka bir şey işitiyor muyuz? Tanrının çürümesinden başka bir şey kokluyor muyuz? Tanrı da çürür. Tanrı öldü. Tanrı öldü gitti. Ve onu biz öldürdük. Bütün katillerin katilleri olan bizler, nasıl avutacağız kendimizi? Dünyanın şimdiye kadar sahip olduğu en kutsal ve en güçlü, bıçaklarımızla kana bulandı. Bu kanı kim temizleyecek bizden? Kendimizi temizlememiz için hani su? Hangi kutsanma törenini, hangi kutsal oyunları icat etmeliyiz ki? Bu eylemin büyüklüğü bizim için çok büyük değil mi? Buna layık göründüğümüz için bizlerin tanrılar olması gerekmiyor mu? Bundan daha büyük bir eylem hiç olmadı; bizden sonra her kim doğarsa bu eylem sayesinde, şimdiye kadarki bütün tarihten daha yüce bir tarihin parçası olacak.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat