Onurlular, Alçaklar ve Hilekarlar Spinoza, Matriks ve İkinci Tür Düşünce Devrimi

Stok Kodu:
9786257479318
Boyut:
155-230
Sayfa Sayısı:
480
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-09
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap kağıdı
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
14.40
11.52
9786257479318
605347
Onurlular, Alçaklar ve Hilekarlar
Onurlular, Alçaklar ve Hilekarlar Spinoza, Matriks ve İkinci Tür Düşünce Devrimi
11.52
İnsanlık, seçkinlerin kirli propagandasından kurtulup dostluğun, sevginin ve neşenin hâkim olduğu yeni bir yaşam kurabilir mi?

Dünya, sanayi devrimi sonrasında ortaya çıkan bir avuç aristokratik seçkinin bencil ve kötücül hesaplarına teslim olmuş durumda.

Aristokratik seçkinler orta çağın kral ve derebeylerinden çok daha sorumsuz hareket ediyor, dünyayı kendi çıkarlarına göre yönetiyor, insanları bölüyor, savaşlar ve krizler çıkarıyor, darbeler tezgâhlıyor ve sebep oldukları kötülüklerin hesabını vermiyorlar. Dünyanın, doğanın ve insanların iyiliği onlar için bir şey ifade etmiyor. Bu acılar keyfimizi (kârımızı) artırdığına göre, niye bizi dertlendirsin? diyorlar.

1900'lü yılların başlarında kurulan bu sistem saç ayağına oturuyor:
1. Propaganda ile algı yönetimi
2. Aristokratik seçkinlerin örgütlü bir hukuki sorumsuzluk ve suç işleme özgürlüğü içinde hareket edebiliyor olmaları
3. Bilim ve felsefenin toplumun ortak yararına değil aristokratik seçkinlerin gayelerine hizmet eder şekilde kullanılıyor olması.

Kitabın benimsediği teze göre; bugün içinde yaşadığımız sistem, kapitalizm değildir. 19. yüzyılın sonlarına doğru kapitalizm işleyiş tarzı nedeniyle kendi kendisini bitirmiş, sınai işletmelerde mülkiyet ve yönetim birbirinden ayrışmıştır. Artık ekonomiye hâkim olanlar kapitalistler değil, kurdukları dolandırıcılık ve sahtekârlık sistemi ile başkalarının (halkın) parasını kendi çıkarları için kullanan bir asalaklar zümresidir.

Öyleyse 100 yıldır içinde yaşadığımız bu sistem, bir anomaliden; kapitalizmin, cumhuriyetin ve demokrasinin bir tiyatrosundan başka bir şey değildir.

Kitap, içinde yaşadığımız anomalinin fark edilmemesi için bilinçli olarak çarpıtılan, sansürlenen ve bilim değildir denilerek değersizleştirilmeye çalışılan felsefeyi ve başta Amerikan tarihi olmak üzere uygarlık tarihini masaya yatırıyor. Ve kral çıplak ve alçak diyor... İnsanlığın 20. yüzyıl boyunca toplumdan uzak tutulmuş Spinoza'nın öğretisi ile zihinsel esaretten kurtulabileceğini ve yeni bir yaşam kurabileceğini müjdeliyor...

Öyleyse her şey bize kalmış...
İnsanlık, seçkinlerin kirli propagandasından kurtulup dostluğun, sevginin ve neşenin hâkim olduğu yeni bir yaşam kurabilir mi?

Dünya, sanayi devrimi sonrasında ortaya çıkan bir avuç aristokratik seçkinin bencil ve kötücül hesaplarına teslim olmuş durumda.

Aristokratik seçkinler orta çağın kral ve derebeylerinden çok daha sorumsuz hareket ediyor, dünyayı kendi çıkarlarına göre yönetiyor, insanları bölüyor, savaşlar ve krizler çıkarıyor, darbeler tezgâhlıyor ve sebep oldukları kötülüklerin hesabını vermiyorlar. Dünyanın, doğanın ve insanların iyiliği onlar için bir şey ifade etmiyor. Bu acılar keyfimizi (kârımızı) artırdığına göre, niye bizi dertlendirsin? diyorlar.

1900'lü yılların başlarında kurulan bu sistem saç ayağına oturuyor:
1. Propaganda ile algı yönetimi
2. Aristokratik seçkinlerin örgütlü bir hukuki sorumsuzluk ve suç işleme özgürlüğü içinde hareket edebiliyor olmaları
3. Bilim ve felsefenin toplumun ortak yararına değil aristokratik seçkinlerin gayelerine hizmet eder şekilde kullanılıyor olması.

Kitabın benimsediği teze göre; bugün içinde yaşadığımız sistem, kapitalizm değildir. 19. yüzyılın sonlarına doğru kapitalizm işleyiş tarzı nedeniyle kendi kendisini bitirmiş, sınai işletmelerde mülkiyet ve yönetim birbirinden ayrışmıştır. Artık ekonomiye hâkim olanlar kapitalistler değil, kurdukları dolandırıcılık ve sahtekârlık sistemi ile başkalarının (halkın) parasını kendi çıkarları için kullanan bir asalaklar zümresidir.

Öyleyse 100 yıldır içinde yaşadığımız bu sistem, bir anomaliden; kapitalizmin, cumhuriyetin ve demokrasinin bir tiyatrosundan başka bir şey değildir.

Kitap, içinde yaşadığımız anomalinin fark edilmemesi için bilinçli olarak çarpıtılan, sansürlenen ve bilim değildir denilerek değersizleştirilmeye çalışılan felsefeyi ve başta Amerikan tarihi olmak üzere uygarlık tarihini masaya yatırıyor. Ve kral çıplak ve alçak diyor... İnsanlığın 20. yüzyıl boyunca toplumdan uzak tutulmuş Spinoza'nın öğretisi ile zihinsel esaretten kurtulabileceğini ve yeni bir yaşam kurabileceğini müjdeliyor...

Öyleyse her şey bize kalmış...
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat