Perende

Stok Kodu:
9789754585889
Boyut:
130-195
Sayfa Sayısı:
135
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2000
Kapak Türü:
Karton
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
2.50
2.00
9789754585889
10767
Perende
Perende
1.998
"İçinden daha kuvvetli bir ses o günleri nedensizce daha berraklaştırıyordu: Sonra deli kemancı vardı, diyordu o iç ses, oynak Zeki, usta roketçi Hilmi. Hilmi bir fişekledi mi roketleri çarşı önünden bir şehir yanardı, bir çarşı önü. Gökyüzüne bakardı, Allah ne cümbüş ha, derdi. Deli basardı bozuk yaylara, pijamasının lastiğini sallardı. Oynak da dellenirdi kuş sapanı elinde eğri büğrü taşlar fırlatır, fırlatırdı. Terzi Ahmet kömür ütüyü salardı masaya, ulan yetti ulan, dökülürdü sokağa. Uzakta yanardı şehir. Deli çalar çalardı. Arazöz geçerdi bir ara, tokyolı Salih dü beş atardı. Çay bardaklarında ince simli halkalar vardı..." Müge İplikçi'nin genç kuşağın yarattığı son büyük dalgayla birlikte öykü adamızın kıyısına vurması, beklenmedik bir şanstı. Bunun ne denli önemli olduğunu ilk kitabı Perende'den sonraki kitaplarında daha iyi anladık. O, yayımlanan her yeni kitabına tutunarak daha yükseğe çıkarken biz de onun yakın okurları olduk. Postmodernin olanaklarından yararlanarak yarattığı dünyanın insanı, genç kadınları sorun etme, öyküyü yaşam sevinci yerine büyük ilişkilerde arama biçimi şaşırtıcıydı. Postmoderne getirdiği bu özgün yorum, öyküye yeni biçimler kazandırmak için bir ışık yakıyordu. Perende, Müge İplikçi'nin sonraki kitaplarıyla birlikte düpedüz bir nirengi noktası yaratan arayışında parlak bir çıkış noktasıdır. - Semih Gümüş-
"İçinden daha kuvvetli bir ses o günleri nedensizce daha berraklaştırıyordu: Sonra deli kemancı vardı, diyordu o iç ses, oynak Zeki, usta roketçi Hilmi. Hilmi bir fişekledi mi roketleri çarşı önünden bir şehir yanardı, bir çarşı önü. Gökyüzüne bakardı, Allah ne cümbüş ha, derdi. Deli basardı bozuk yaylara, pijamasının lastiğini sallardı. Oynak da dellenirdi kuş sapanı elinde eğri büğrü taşlar fırlatır, fırlatırdı. Terzi Ahmet kömür ütüyü salardı masaya, ulan yetti ulan, dökülürdü sokağa. Uzakta yanardı şehir. Deli çalar çalardı. Arazöz geçerdi bir ara, tokyolı Salih dü beş atardı. Çay bardaklarında ince simli halkalar vardı..." Müge İplikçi'nin genç kuşağın yarattığı son büyük dalgayla birlikte öykü adamızın kıyısına vurması, beklenmedik bir şanstı. Bunun ne denli önemli olduğunu ilk kitabı Perende'den sonraki kitaplarında daha iyi anladık. O, yayımlanan her yeni kitabına tutunarak daha yükseğe çıkarken biz de onun yakın okurları olduk. Postmodernin olanaklarından yararlanarak yarattığı dünyanın insanı, genç kadınları sorun etme, öyküyü yaşam sevinci yerine büyük ilişkilerde arama biçimi şaşırtıcıydı. Postmoderne getirdiği bu özgün yorum, öyküye yeni biçimler kazandırmak için bir ışık yakıyordu. Perende, Müge İplikçi'nin sonraki kitaplarıyla birlikte düpedüz bir nirengi noktası yaratan arayışında parlak bir çıkış noktasıdır. - Semih Gümüş-
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat