Şiirler

Stok Kodu:
9789750814150
Boyut:
135-210
Sayfa Sayısı:
100
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2018-02
Çeviren:
Samih Rifat
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
4.80
3.84
9789750814150
87938
Şiirler
Şiirler
3.84
Sappho şiirinin eşsizliğinin, belki de kolu bacağı kırık Antikçağ yontularının güzelliğini andıran gizemli eksiltilerinden kaynaklandığını söylüyor Samih Rifat önsözünde. Yaşamı üstüne de söylenceler dışında çok fazla kesin bilgiye sahip olmadığımız Sapphonun yapıtından geriye birkaç eksiksiz şiir dışında kırık dökük parçalar kalmış sadece. Ne var ki o tek tük, bağıntısız gibi duran imgeler, sözcükler öyle yeğin ki, pekâlâ çağdaş bir ozanın müthiş bir özveriyle bu eksiltileri yıllar yılı oymaya çalıştığına inanabilir okur. Öyle ya, o eskilerdendir aslında, iyice eskilerden, şiirin uzak ve ölümsüz kaynaklarından... Poeyu Fransızcaya kazandıran Baudelairein İngilizcesinin o kadar da eksiksiz olmadığı söylenir kimi zaman; örneğin aynı işe soyunan Mallarméden daha gedikli bir İngilizceye sahip olduğu... Ama, denir, Fransızcayı o kadar iyi biliyordu ki, Baudelairein Poesu çeviri başyapıtlarından biridir. İngilizceyle Fransızcayı bilen okur Poeyu elbet özgün dilinden okumalı ama belki bir de Baudelaireden, Mallarméden dinlemeli şiirleri... Türkçede ilk çevirisi değil bu Sapphonun. Söylencelerle işlenmiş bir yaşamdan geriye kalan bir lirizm anıtı, yontusu Sappho şiiri. Hanidir bu şiir ve yaşam üstüne araştırmalar sürüyor, yabancı dillerde farklı farklı Sappho çevirileri, Sappho üstüne kitaplar yayımlanıyor. Bu bilmece son bulgular, son düşünceler ışığında nasıl görünecek gözümüze: Buyurun, ölü dilin Lesboslu ozanını bir de Samih Rifattan dinleyelim... Tadımlık Kalk gel Giritten şu kutsal tapınağına bir yanda güzelim elma ağaçların var bu bahçede, bir yanda mis gibi günlük kokan sunaklar. Serin bir su şırıldar elma yüklü dallar arasında, güller gölgeler her yanı ve ürperen yapraklardan aşağı büyülü bir uyku iner. Bir de çayır var atların otladığı, ilkyaz çiçekleriyle donanmış çimenlikler, üstünden ılgın ılgın yeller eser ... ... İşte burada, sen ... al Kıbrıslı dök altın kupalara tüm güzelliğinle, şölenimize şenliğimize karışan o tanrısal şarabı.
Sappho şiirinin eşsizliğinin, belki de kolu bacağı kırık Antikçağ yontularının güzelliğini andıran gizemli eksiltilerinden kaynaklandığını söylüyor Samih Rifat önsözünde. Yaşamı üstüne de söylenceler dışında çok fazla kesin bilgiye sahip olmadığımız Sapphonun yapıtından geriye birkaç eksiksiz şiir dışında kırık dökük parçalar kalmış sadece. Ne var ki o tek tük, bağıntısız gibi duran imgeler, sözcükler öyle yeğin ki, pekâlâ çağdaş bir ozanın müthiş bir özveriyle bu eksiltileri yıllar yılı oymaya çalıştığına inanabilir okur. Öyle ya, o eskilerdendir aslında, iyice eskilerden, şiirin uzak ve ölümsüz kaynaklarından... Poeyu Fransızcaya kazandıran Baudelairein İngilizcesinin o kadar da eksiksiz olmadığı söylenir kimi zaman; örneğin aynı işe soyunan Mallarméden daha gedikli bir İngilizceye sahip olduğu... Ama, denir, Fransızcayı o kadar iyi biliyordu ki, Baudelairein Poesu çeviri başyapıtlarından biridir. İngilizceyle Fransızcayı bilen okur Poeyu elbet özgün dilinden okumalı ama belki bir de Baudelaireden, Mallarméden dinlemeli şiirleri... Türkçede ilk çevirisi değil bu Sapphonun. Söylencelerle işlenmiş bir yaşamdan geriye kalan bir lirizm anıtı, yontusu Sappho şiiri. Hanidir bu şiir ve yaşam üstüne araştırmalar sürüyor, yabancı dillerde farklı farklı Sappho çevirileri, Sappho üstüne kitaplar yayımlanıyor. Bu bilmece son bulgular, son düşünceler ışığında nasıl görünecek gözümüze: Buyurun, ölü dilin Lesboslu ozanını bir de Samih Rifattan dinleyelim... Tadımlık Kalk gel Giritten şu kutsal tapınağına bir yanda güzelim elma ağaçların var bu bahçede, bir yanda mis gibi günlük kokan sunaklar. Serin bir su şırıldar elma yüklü dallar arasında, güller gölgeler her yanı ve ürperen yapraklardan aşağı büyülü bir uyku iner. Bir de çayır var atların otladığı, ilkyaz çiçekleriyle donanmış çimenlikler, üstünden ılgın ılgın yeller eser ... ... İşte burada, sen ... al Kıbrıslı dök altın kupalara tüm güzelliğinle, şölenimize şenliğimize karışan o tanrısal şarabı.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat