Sivil Toplumun Tanrısı

Stok Kodu:
9789753792219
Boyut:
135-195
Sayfa Sayısı:
208
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
1995
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
3.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
4.17
3.33
9789753792219
17033
Sivil Toplumun Tanrısı
Sivil Toplumun Tanrısı
3.333
"Sivil Toplumun Tanrısı"nda, laik modern devlet kavramının doğuşu incelenmektedir... Batı´da, devlet, sivil toplum, egemenlik, toplumsal sözleşme, birey, demokrasi... gibi siyasi-hukuki kavramlar, XVI. yy´dan başlayarak, yeni bir düşünsel alan oluştururlar. Sözkonusu oluşumu belirleyen, yasama işlevinin dünyevileşmesidir. Ama, Tanrısal yasaların hakimiyetine son veren bu kökten değişikliğe, devleti yücelten bir gelişme eşlik edecektir: Yasanın yaratıcısına dönüşecek bir sivil toplum düşüncesi belirirken, ona hakim olan bir kutsel devlet ideolojisi de ortaya çıkar. Ruhani ve cismani alanın tek efendisi krala yasayı söyletip uygulatan monarşik yapı, totaliter bir gelenek oluşturmuştur. Artık, toplumu, ondan farklılaşmış ve süreklilik kazanmış bir kurum adına geride bırakan bütüncü yaklaşım hakim olacaktır. Çeşitliliği yoksayan ve dünyayı devletin Bir´leştirici mantığı doğrultusunda anlamlandıran bir siyaset kuramı, devlet dışında düşünmeyi engeller. Bu düşünsel engeli ortadan kaldırmak için, devleti aşan bir bütünde, farklı siyasi yapıları anlaşılır kılan ortak özellikler aramak gerekir. Ve devlet felsefesinin sınırlı çerçevesi dışına, "siyasi iktidar nedir'" sorusu sorularak çıkılabilir. (Arka Kapak)
"Sivil Toplumun Tanrısı"nda, laik modern devlet kavramının doğuşu incelenmektedir... Batı´da, devlet, sivil toplum, egemenlik, toplumsal sözleşme, birey, demokrasi... gibi siyasi-hukuki kavramlar, XVI. yy´dan başlayarak, yeni bir düşünsel alan oluştururlar. Sözkonusu oluşumu belirleyen, yasama işlevinin dünyevileşmesidir. Ama, Tanrısal yasaların hakimiyetine son veren bu kökten değişikliğe, devleti yücelten bir gelişme eşlik edecektir: Yasanın yaratıcısına dönüşecek bir sivil toplum düşüncesi belirirken, ona hakim olan bir kutsel devlet ideolojisi de ortaya çıkar. Ruhani ve cismani alanın tek efendisi krala yasayı söyletip uygulatan monarşik yapı, totaliter bir gelenek oluşturmuştur. Artık, toplumu, ondan farklılaşmış ve süreklilik kazanmış bir kurum adına geride bırakan bütüncü yaklaşım hakim olacaktır. Çeşitliliği yoksayan ve dünyayı devletin Bir´leştirici mantığı doğrultusunda anlamlandıran bir siyaset kuramı, devlet dışında düşünmeyi engeller. Bu düşünsel engeli ortadan kaldırmak için, devleti aşan bir bütünde, farklı siyasi yapıları anlaşılır kılan ortak özellikler aramak gerekir. Ve devlet felsefesinin sınırlı çerçevesi dışına, "siyasi iktidar nedir'" sorusu sorularak çıkılabilir. (Arka Kapak)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat