Size Genç Şair Diyenin...

Stok Kodu:
9786054764860
Boyut:
135-195
Sayfa Sayısı:
208
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2013-12
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
4.17
3.33
9786054764860
376418
Size Genç Şair Diyenin...
Size Genç Şair Diyenin...
3.333
Bozkırın ortasında, büyük bir kışla daha yeni boğuşup düze çıkmış küçük bir şehir. Türkiye devletçiliğinin çarpık sınıf senaryosunda bir araya gelmiş iki yeniyetme. Biri alabildiğine öfkeli, diğerinin başında kavak yelleri... Şiirlerin, küçük sevinçlerin ve değerli anların peşine düşmenin muteber sayılmadığı bir iklimde, bilinmeyen bir geleceğin ardından koşan, boyuna tökezleyen iki gencin hikâyesi.

Serhat Güney, ilk romanında dar bir bürokratik çevrenin içinde yolunu kaybetmiş bir ergenliğin saldırgan sayıklamasıyla çıkıyor karşımıza.

Hafta sonu geldiğinde okulun karanlığından kopup, bir gölge gibi evin ıssızlığına doğru akıp giderdim. Şehri bir uçtan bir uca yürürdüm her cuma akşamı ve çok tedirgin olurdum çünkü okuldan çıkıp özgürleşmekle bitmezdi iş, evde başka türlü bir kapatılmışlık başlardı ki hakkaten de çekilmez, mutlak bir göz hapsinde yaşardım o iki perişan günü. Servise binmiyorum diye çok içerlerdi babam ama ben inatla yürürdüm. O yol bitmesin diye bir karıncanınkinden bile daha küçük devrilirdi adımlarım.
Bozkırın ortasında, büyük bir kışla daha yeni boğuşup düze çıkmış küçük bir şehir. Türkiye devletçiliğinin çarpık sınıf senaryosunda bir araya gelmiş iki yeniyetme. Biri alabildiğine öfkeli, diğerinin başında kavak yelleri... Şiirlerin, küçük sevinçlerin ve değerli anların peşine düşmenin muteber sayılmadığı bir iklimde, bilinmeyen bir geleceğin ardından koşan, boyuna tökezleyen iki gencin hikâyesi.

Serhat Güney, ilk romanında dar bir bürokratik çevrenin içinde yolunu kaybetmiş bir ergenliğin saldırgan sayıklamasıyla çıkıyor karşımıza.

Hafta sonu geldiğinde okulun karanlığından kopup, bir gölge gibi evin ıssızlığına doğru akıp giderdim. Şehri bir uçtan bir uca yürürdüm her cuma akşamı ve çok tedirgin olurdum çünkü okuldan çıkıp özgürleşmekle bitmezdi iş, evde başka türlü bir kapatılmışlık başlardı ki hakkaten de çekilmez, mutlak bir göz hapsinde yaşardım o iki perişan günü. Servise binmiyorum diye çok içerlerdi babam ama ben inatla yürürdüm. O yol bitmesin diye bir karıncanınkinden bile daha küçük devrilirdi adımlarım.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat