Sultan II. Abdülhamid'in Mabeyn İkinci Kâtibi Arap İzzet Paşa Şam'dan Yıldız Sarayı'na Uzanan Bir Yaşamın Öyküsü (1852-1924)

Stok Kodu:
9786257760027
Boyut:
150-210
Sayfa Sayısı:
160
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-11
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap kağıdı
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
9.30
7.44
9786257760027
513426
Sultan II. Abdülhamid'in Mabeyn İkinci Kâtibi Arap İzzet Paşa
Sultan II. Abdülhamid'in Mabeyn İkinci Kâtibi Arap İzzet Paşa Şam'dan Yıldız Sarayı'na Uzanan Bir Yaşamın Öyküsü (1852-1924)
7.44
Şam doğumlu ve Arap kökenli bir Osmanlı... İktidara sadık eski bir aileden
gelen ve Beyrut'taki Fransız Lazarist Koleji'nde öğrenim görmüş bir Suriyeli...
Arapça, Türkçe ve Fransızcayı kusursuz konuşan bir devlet görevlisi...
1895'te Yıldız Sarayı'na alınan Sultan Abdülhamid'in Mabeyn İkinci Kâtibi...
Dönemin kimi gözlemcilerine göre sokulgan, mütevazı ve güleryüzlü bir
adam; kimilerine göre ise gözü kara, entrikacı ve mayası bozuk bir kişi...
Yetenekli, kurnaz, tüm tanıklıkların ittifak ettiği şekilde fevkalâde zeki ve
çalışkan bir saray mensubu... Fransa Cumhuriyeti'nden Alman Oldenburg
Dükalığı'na, İran Şahlığı'ndan Bulgaristan Emareti'ne kadar birçok ülkeden
nişan sahibi... Yıldız Sarayı'ndaki "Arap ekolü"nün en nüfuzlu üyesi...
Saraydaki "mutlak kudret"; sadece sarayda değil, imparatorluğun tüm
işlerinde nüfuz sahibi... Sultan'ın mabeyncisi, bendegânı, vezaret rütbesi
sahibi, dönemin belgelerinde geçtiği şekliyle "kurenâ-yı cenâb-ı pâdişâhîden
devletlü İzzet Paşa hazretleri"... Sultan Hamid'in kara kutusu, sırdaşı,
danışmanı, gözdesi, gözü, kulağı, dili, adeta devrin ikinci sultanı...
Sultan II. Abdülhamid döneminde, 1895-1908 yılları arasında Yıldız
Sarayı'nda Mabeyn İkinci Kâtipliği görevinde bulunmuş Arap İzzet Paşa
denince, böyle bir profil karşımıza çıkıyor. Kuşkusuz ilk bakışta anlaşılacağı
gibi, karşımızda sıradan bir İkinci Kâtip profilinden çok daha fazlası mevcut.
1852 yılında Şam'da dünyaya gelmiş olan İzzet Paşa, devletin çeşitli
kademelerinde hizmet ettikten sonra 1895 yılında Sultan Abdülhamid'in
hizmetine girmiştir. İzzet Paşa çok hareketli bir hayat yaşamış, Sultan
Abdülhamid'in yanında ve en yakın adamı olarak bulunduğu on üç yıllık
zaman diliminde Osmanlı İmparatorluğu'nun mukadderatına yön vermiş,
birçok önemli olaya şahit olmuş ve bir hayli badireden sonra Meşrutiyet'te
Avrupa'ya kaçarak yurtdışında bir müddet daha yaşamıştır. Çalışmada Sultan
Abdülhamid'in bu yakın adamının hareketli hayatından kesitler bulacaksınız.
Şam doğumlu ve Arap kökenli bir Osmanlı... İktidara sadık eski bir aileden
gelen ve Beyrut'taki Fransız Lazarist Koleji'nde öğrenim görmüş bir Suriyeli...
Arapça, Türkçe ve Fransızcayı kusursuz konuşan bir devlet görevlisi...
1895'te Yıldız Sarayı'na alınan Sultan Abdülhamid'in Mabeyn İkinci Kâtibi...
Dönemin kimi gözlemcilerine göre sokulgan, mütevazı ve güleryüzlü bir
adam; kimilerine göre ise gözü kara, entrikacı ve mayası bozuk bir kişi...
Yetenekli, kurnaz, tüm tanıklıkların ittifak ettiği şekilde fevkalâde zeki ve
çalışkan bir saray mensubu... Fransa Cumhuriyeti'nden Alman Oldenburg
Dükalığı'na, İran Şahlığı'ndan Bulgaristan Emareti'ne kadar birçok ülkeden
nişan sahibi... Yıldız Sarayı'ndaki "Arap ekolü"nün en nüfuzlu üyesi...
Saraydaki "mutlak kudret"; sadece sarayda değil, imparatorluğun tüm
işlerinde nüfuz sahibi... Sultan'ın mabeyncisi, bendegânı, vezaret rütbesi
sahibi, dönemin belgelerinde geçtiği şekliyle "kurenâ-yı cenâb-ı pâdişâhîden
devletlü İzzet Paşa hazretleri"... Sultan Hamid'in kara kutusu, sırdaşı,
danışmanı, gözdesi, gözü, kulağı, dili, adeta devrin ikinci sultanı...
Sultan II. Abdülhamid döneminde, 1895-1908 yılları arasında Yıldız
Sarayı'nda Mabeyn İkinci Kâtipliği görevinde bulunmuş Arap İzzet Paşa
denince, böyle bir profil karşımıza çıkıyor. Kuşkusuz ilk bakışta anlaşılacağı
gibi, karşımızda sıradan bir İkinci Kâtip profilinden çok daha fazlası mevcut.
1852 yılında Şam'da dünyaya gelmiş olan İzzet Paşa, devletin çeşitli
kademelerinde hizmet ettikten sonra 1895 yılında Sultan Abdülhamid'in
hizmetine girmiştir. İzzet Paşa çok hareketli bir hayat yaşamış, Sultan
Abdülhamid'in yanında ve en yakın adamı olarak bulunduğu on üç yıllık
zaman diliminde Osmanlı İmparatorluğu'nun mukadderatına yön vermiş,
birçok önemli olaya şahit olmuş ve bir hayli badireden sonra Meşrutiyet'te
Avrupa'ya kaçarak yurtdışında bir müddet daha yaşamıştır. Çalışmada Sultan
Abdülhamid'in bu yakın adamının hareketli hayatından kesitler bulacaksınız.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat