Yüzleşme Türkiye ve Siyaset Gerçekleri

Stok Kodu:
9789758759347
Boyut:
140-210
Sayfa Sayısı:
122
Basım Yeri:
Ankara
Basım Tarihi:
2006-02
Kapak Türü:
Karton
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
7.20
5.76
9789758759347
54240
Yüzleşme
Yüzleşme Türkiye ve Siyaset Gerçekleri
5.76
İNSAN BU MEÇHUL... Psikiyatri bilimi, hiç kuşkusuz, insan ruhunun yapısını kavramaya çalışır. Yine hiç kuşkusuz, söz konusu bilim, insan mutluluğunun önündeki engelleri kaldırmaya uğraşır. Elinizde tuttuğunuz kitabın yazarı psikiyatr Dr. Yalçın Güzelhan da 'siyaset psikolojisi' şeklinde tanımladığı denemelerinde, tek tek insanımızın mutluluğunu engelleyen toplumsal olayların ardındaki psikolojik nedenleri ortaya çıkarmaya çalışıyor. Ancak bu iş sanıldığı kadar kolay değil. Atatürk dönemi yöneticilerinden birinin söylediği 'Ülkede A'dan Z'ye her şey bozuk...' tanımlamasının hâlâ sık sık kullanıldığına tanık oluyoruz. Üstelik yalan değil. Osmanlı döneminin 'hasta adamı' hâlâ iyileşemedi. Aşağı yukarı bütün toplumlar düşüne taşına ve çağdaş toplumları örnek alarak sorunlarını çözdüler, 21. yüzyılın nimetlerini paylaşmaya başladılar. Bu devirde hâlâ doğru yolu bulamayıp, geriye gitmeye kalkışanlar azınlıkta kaldılar. Biz de aynı azınlık içindeyiz. Ve 'arpacı kumrusu gibi' düşünüyoruz. Ülkenin milyonlarca insanı, yüzlerce bilim adamı, düşünürü, binlerce yazarı, çizeri ve gazetecisi ülkede işlerin neden kötü (dahası berbat) yürüdüğü yolunda kafa patlatmakta... Ortaya koydukları nedenler ve sonuçların farklılıklarına bakarak bütün bu çabaları 'körün fili tabirine' benzetmek olası... Herkes bu nedeni, kendi uzmanlık alanından ve bakış açısından yaklaştığı bir bölüm sanmakta, olayların bütününe bir teşhis konulması o yüzden zorlaşmaktadır. Söylemek bile fazla sayılır ama ben ifade edeyim; teşhisi doğru konulamamış hastalığın tedavisi elbette zor, hatta imkansızdır. Sanırım bizim başımıza gelen de budur. Şunu da ekleyeyim; yakın dostum saydığım Sayın Güzelhan'la siyaset anlayışlarımız pek uyuşmaz. Buna rağmen ben Doktor'un ortaya koyduğu teşhisin doğruluğuna inanıyorum. Çünkü kullandığı metot bilimsel... Tedavi mi'.. İşin orasını da ancak kitabı okumayı bitirdiğinizde anlayacaksınız. Ben şu kadarını söyleyebilirim: Sonuç tek bir sözcük veya cümle ya da kısa bir önsözde özetlenebilecek kadar yalın değil, çok daha karmaşık. Çünkü iş yine dönüp dolaşıp 'en büyük bilinmeyen (meçhul)' insana dayanıyor. Güzelhan yazılarında siyasi, ekonomik ve sosyal olayların ardında yatan insanı ve onun psikolojisini araştırıyor. Bilinmeyene giden bu labirentten bilim yoluyla okurlarına güvenilir bir çıkış yolu gösteriyor. İşin bir de matrak yanı var; ülkenin gerçekten akıl almaz sorunlarına, bir akıl hastalıkları uzmanının doğru teşhisler koyması, bana kaderimizin cilvesi gibi görünüyor... Yalçın PEKŞEN
İNSAN BU MEÇHUL... Psikiyatri bilimi, hiç kuşkusuz, insan ruhunun yapısını kavramaya çalışır. Yine hiç kuşkusuz, söz konusu bilim, insan mutluluğunun önündeki engelleri kaldırmaya uğraşır. Elinizde tuttuğunuz kitabın yazarı psikiyatr Dr. Yalçın Güzelhan da 'siyaset psikolojisi' şeklinde tanımladığı denemelerinde, tek tek insanımızın mutluluğunu engelleyen toplumsal olayların ardındaki psikolojik nedenleri ortaya çıkarmaya çalışıyor. Ancak bu iş sanıldığı kadar kolay değil. Atatürk dönemi yöneticilerinden birinin söylediği 'Ülkede A'dan Z'ye her şey bozuk...' tanımlamasının hâlâ sık sık kullanıldığına tanık oluyoruz. Üstelik yalan değil. Osmanlı döneminin 'hasta adamı' hâlâ iyileşemedi. Aşağı yukarı bütün toplumlar düşüne taşına ve çağdaş toplumları örnek alarak sorunlarını çözdüler, 21. yüzyılın nimetlerini paylaşmaya başladılar. Bu devirde hâlâ doğru yolu bulamayıp, geriye gitmeye kalkışanlar azınlıkta kaldılar. Biz de aynı azınlık içindeyiz. Ve 'arpacı kumrusu gibi' düşünüyoruz. Ülkenin milyonlarca insanı, yüzlerce bilim adamı, düşünürü, binlerce yazarı, çizeri ve gazetecisi ülkede işlerin neden kötü (dahası berbat) yürüdüğü yolunda kafa patlatmakta... Ortaya koydukları nedenler ve sonuçların farklılıklarına bakarak bütün bu çabaları 'körün fili tabirine' benzetmek olası... Herkes bu nedeni, kendi uzmanlık alanından ve bakış açısından yaklaştığı bir bölüm sanmakta, olayların bütününe bir teşhis konulması o yüzden zorlaşmaktadır. Söylemek bile fazla sayılır ama ben ifade edeyim; teşhisi doğru konulamamış hastalığın tedavisi elbette zor, hatta imkansızdır. Sanırım bizim başımıza gelen de budur. Şunu da ekleyeyim; yakın dostum saydığım Sayın Güzelhan'la siyaset anlayışlarımız pek uyuşmaz. Buna rağmen ben Doktor'un ortaya koyduğu teşhisin doğruluğuna inanıyorum. Çünkü kullandığı metot bilimsel... Tedavi mi'.. İşin orasını da ancak kitabı okumayı bitirdiğinizde anlayacaksınız. Ben şu kadarını söyleyebilirim: Sonuç tek bir sözcük veya cümle ya da kısa bir önsözde özetlenebilecek kadar yalın değil, çok daha karmaşık. Çünkü iş yine dönüp dolaşıp 'en büyük bilinmeyen (meçhul)' insana dayanıyor. Güzelhan yazılarında siyasi, ekonomik ve sosyal olayların ardında yatan insanı ve onun psikolojisini araştırıyor. Bilinmeyene giden bu labirentten bilim yoluyla okurlarına güvenilir bir çıkış yolu gösteriyor. İşin bir de matrak yanı var; ülkenin gerçekten akıl almaz sorunlarına, bir akıl hastalıkları uzmanının doğru teşhisler koyması, bana kaderimizin cilvesi gibi görünüyor... Yalçın PEKŞEN
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat